)(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(((-178-)(-)(-)(
………………………………………………………………………………………………………………………………….
Düşürdü Kime şekva edem kime yalvaram Beni bir vefasız yara düşürdü Muhabbet eylemez selamı kesti Yaktı dil hanemi nara düşürdü Ben de o güzeli sadıktır sandım Tatlı sözlerine aldanıp kandım Ellere meyletti yandıkça yandım Dertten kasavetten zara düşürdü Bana reva gördü derdi efkarı Tartılmaz bu aşkın zararı karı Rufai gezemez gurbet diyarı Felek beni böyle zora düşürdü …………………………… Hodlu Rufai© ……………………………………….. 19. yüzyılda Artvin’in Yukarı Hod (şimdiki adı Yukarı Maden) köyünde yaşadı. Asıl adı Yusuf’tur. Anlatılara göre Osmanlı-Rus Savaşının son yılında (1878) öldüğü sanılmaktadır. Aşıklık geleneğinin yoğun olarak varlığını hissettirdiği bir dönemde yaşayan Aşık Rufai, ayrıca gelenekleri öğrenmede dayısı Aşık Saidi’nin yardımını gördü. Her ne kadar kaynaklarda sözedilmese de dayısı Saidi’nin akranı olan Aşık Şamili’den de etkilendiği düşünülebilir. Gözleri görmediği halde topraktan çeşitli mutfak eşyaları yaparak yaşamını sürdürdü. Kuranı ezberleyerek hafız olan Aşık Rufai’nin sevgilisini kokusundan tanıdığı söylenir. KAYNAK:© BeKa Sitesi ………………………………………………………………………………………………………………………………. )(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(((-178-)(-)(-)( Bir ela gözlünün aşkı var serde Şeyda bülbül etti zara düşürdü O düşürdü beni onulmaz derde Yanan ataşlara kora düşürdü Başına rengarenk çiçekler taktım Ne güzelsin dedim elini sıktım Alıcı gözüyle şöyle bir baktım Hicaptan kızarttı ar’a düşürdü Her gün hasretinle kahırla doldum Eller gülüyorken bense kahroldum Yaşamaktan bile tat olmaz oldum Boğazım da ilmik dara düşürdü Dönüpte bak hele sen neler ettin Söyle be vefasız niye terkettin Daha genç yaşımda ihtiyar ettin Siyah saçlarımı kar’a düşürdü Bak aldı yürüdü dedikodular Duacı oldular kırklar yediler İnce hastalıktır bu dert dediler Ciğere dermansız yara düşürdü Peşinden koşmaktan artık yoruldum Deli dolu aktım amma duruldum Bir sarmaşık gibi nasıl sarıldım Açık denizlerde mar’a düşürdü Lüzumsuz yüreğin yanan köz gibi Ufuğu gözleyen yorgun göz gibi Hiç unutmadığım acı söz gibi Aklıma bir şüphe pire düşürdü Sadık Dağdeviren Aşık Lüzumsuz NOT:Değerli dostlar Pazartesi gününe kadar,şehir dışında olacaımdan Pazartesi günü Tekrar görüşmek dileğiyle,selam ve saygılarımı bırakıyorumAllaha emanet olunuz. |
Ne güzelsin dedim elini sıktım
Alıcı gözüyle şöyle bir baktım
Hicaptan kızarttı ar’a düşürdü
--------------
Emmi oğlu yine güzele imza atmış...
Ne desem bu hususta!? Kalem usta..
Efendim, gönlünüze sağlık..