şehir yabancı...
Anılarını silerken şehir, sessiz önce.
Teker teker, hepimizi söküp çıkardı, En iyi bildiğimiz bestesi, en yabancı olana dek. Biz gitmek zorundaydık, o kalmak... Şehir şahit, biz giderken, En çok o yas. Kanla sulandı toprağı. Yıllar eskittikçe bizi, o daha genç. Biz izlemek zorundaydık, O yaşamak. Küçücük elleriyle, O şehirle kalmak, anılanmak... Hepimizi sildi şehir, unutup gitti. Bir O’ nu bir de ellerini aldı. Küçücük gözleriyle, O şehire şahit Şehir O’ na... Biz gitmek zorundaydık, gözlerimiz nem Genzimiz kül... Şehir hepimizi sıyırdı alnından, Bir O kaldı, giderken biz Arkamızdan, son üzüm yaprağını yetiştirmek için çıplak ayaklarıyla koşarken, patikadan, kestirmeden... Annesi kucakladı. Kuzey rüzgarları savurdu saçlarını ve düştü yaprak. Düştü şehir. Bir onlar kaldı. Gözleri ırmak, bedenleri alev... Şehir onlara, onlar şehre şahit... Sonrası derin bir sessizlik... ... çok güzel olduğunu tahmin ettiğim, bir Beste’ ye not aralarımdan... |
__Güzel şiir,tebrikler..