DÖRT KARDEŞTEN MEKTUPDÖRT KARDEŞTEN MEKTUP İlimde kara Perşembe, yüreklerimiz bir alaz. Gözlerimizde uyku var, bedenimiz al yorgunluk; Enişte kurşunlarıyla; biz dört kardeştik vurulduk Bizim sucumuz neydi ki, alkanlarla hep savrulduk! Karanlık günler doğarmış, bir o zalimin koynundan. Damardaki al Kanları, sarmış genç beden boyundan, Genç fidanlar toprak olmuş, bir alçağın oyunundan. Kurşunlar değiyor cana, dört beden devrilir yana! Genç bedenleri delinmiş, al azat akıyor niye, Haberler gelmiş Belsinin, dağından hicran var diye. Üstleri beyaz gömlekti, siyah pantolon bir niye? Kurşunlar değiyor cana dört beden devrilir yana! Baktım o hırcın ölümün, yüzüne ne söylesem boş. Durmayın dost ve akraba, kardeş cenazesine koş. Dört fidan kanatlı sehpa, dünya zeval artık bom boş, Kurşunlar değiyor cana, dört beden devrilir yana! O jandarma çavuşuymuş, koştu bizlere imdada, Kapandı yuvalarımız, gülüm hıçkırıkla ağla. Yavrularımız emanet, sen ecem yürek kıv bağla. Kurşunlar değiyor cana, bedenler devrildi yana! Doktor aldı ele neşter, kadavralarımı keser. Sefil babam yuvalarda, baykuşlarda durmaz öter. Yalan dünyada almadık, heves yuva viran beter; Kurşunlar değdi cana, bedenimiz yatar yana! Anam kabristana bir bak, torunlara sarıl ağla. Gülmeyi artık sen unut, kara yazmaları bağla, Yavrularımız emanet, sen anam yürek kıv bağla; Kurşunlar değdi cana, bedenimiz yatar yana! Köyüm gül ile büyüdük, sana cansız biz geldik bak, Ummanın sen türabısın, bizleri al koynuna yat. Küçükten büyüye dizdi, vuslatla olurum uşak, Kurşun değdi bu cana, bedenimiz yatar yana. Cami avlusuna dizdi, dört genç tabutları birden, Dilde dua gözler pınar, ağlasan ne gelir elden. Silahları bırakalım, çiçek verin hepsi dilden, Kurşunlar değdi cana, bedenler yatar yana! Dört kardeşi birden değil, sıraya göre alsana! Babam biz yavrularını, ellerinle sen koysana, Rabbim sana sabır versin, sen artık bekçi olsana. Kurşunlar değdi cana, bedenler devrildi yana! Talkın sordu adlarınız, nedir sizin? /… Hocam ak kefenimizi, getirin giydirin bizim. Yuvalıya sözümüz var, dört kardeş gireceğiz biz, Soğuk toprakta el ele, verip de yatacağız biz! Çocuktum cahil büyüdüm, bilinçli izan olmadım, Mermi patladı Türkaslan, yine geç kaldın ağladın. Mermi patlamasın ana, baba artık ağlamasın. Buda’mı gelmez elimden. Ben duyarsız kalamadım! Arkamızdan ağladıysa, anam ağlar turab ile Geride hepsi yalan ağlar, hep vah vahlar hicran ile. Çok yiğitler toprak olur, cahillikte kurşun ile. Kurşunlar değmesin cana, yatmasın bedenler yana!… 23 ağustos 2007 dört kardeş için kara gün bir aile içi kavganın hangi boyutlara geldiğini gözler önüne sermek istedim. Belki televizyonlarda haber olarak izlenmiştir.TÜRK TOPLUMUNA NELER OLUYOR.? OSMAN TÜRKASLAN 25.08.2007 |