EROZYONOmurgasız bir acı uluyor bedenimde Sağ elin yazdığını,karalıyor sol elim Ümitlerim burnundan soluyor bedenimde Biricik muradımı yaralıyor sol elim Çaresizlik arkına dökerken göz yaşımı Metanet perdesini aralıyor sol elim Gölgesiyle avunan lehçesi sarhoş gülüm Uzağımda bülbülüm, binlerce deniz mili Yarısı yutkunulmuş bir cümlede virgülüm Ararım durmaksızın beni düşüren dili Ruhumun erozyonu sürüklerken aktimi Birikmiş tövbelerim dağı geçti biliniz Hızlı yaşadım diye, genç ölmenin vakti mi? Bende inanmaların çağı geçti biliniz Unuttuğunuz her şey bende zaman aşımı Bu kötürüm örümcek ağı geçti biliniz Biliniz ölmek demek; zırhı delmek demektir Ayak izi tutmayan toprakla avunurken Bilin hayat ölümü irdelemek demektir Sabır mahkemesinde sükûtu savunurken Esaretim kanımla beslenen mikrop oldu Bin parçaya bölünmüş hücreye sorun beni An içinde yelkovan arayan akrep oldu Durdurup saatleri vuslata kurun beni Babam yüzlü heceler kucaklarken na’şımı Annem kokan şiirin eliyle vurun beni Vurun ki; hikâyemin başı göklere ersin Herkes tanısın beni bahtına gülen diye Vurun ki; yalnızlığım kederinden gebersin Ve tarih beni yazsın doğmadan ölen diye...... |