unutma umutlanmalarında an'a ithafen şizofren çöküş provalarıŞiirin hikayesini görmek için tıklayın sevdiğin/d/e pişman olmamalı insan...
“O’ nu unutacağımı sandığım da olmuyor değildi. /Sen hep o güle öykündün Gülün suya hasretliğini anlamak istemezken Ne kadar da kabulsüzdün/ Bir kadın sterilize sevgiler paketliyordu yedek ecza dolabına Dizleri kanamış çocukluğunu düşünürken Demoralize takatini teselli ederek Hep o adamı iyileştirmeyi diliyordu Adam, sıtma nöbeti geçiriyordu kadının aklının içinde Bir film karesi gibi gözünün önünden gitmeyen acınılası bedeni Kıyama durmuş gitme isteği ve adamın dilinin ucundaki kal ümidi Gidememek; prangaya vurulmuş bir mahkum çaresizliği Kalmak; öylece kalmak, kalakalmak, kaçacak yeri olmayan kafesteki tavus kuşu gibi Sarnıç edasında her ayrılık girişimini toplayıp sonra taşamadan Mübalağa neşelere katık; hüzün -lüzumsuz birikim- Ve coşkuya ramak; yalan kahkahalar –dayanak- Zor değildi mutlu olmak imkansızlıktan sıyrılabilseydi sevgi ZATEN MUTLU OLMAK İÇİN MUTLULUK DA ŞART DEĞİLDİ! Yasaklar bu kadar haz vermeseydi göz parıltıları yıldızlara nasıl değerdi Ve kurban verilmeseydi kalp, en dibine batan çarpıntı nasıl ‘kan damarına’ çıkabilirdi Zor değildi zamanın kuşatmasından sıyrılıp an’a gebe umut doğurmak Ten böyle istekli, böyle kızıl, yangın rengi arzulara sevdalı, aşk’a fedayken Günah kokusu ne renkti bilemezdi ki kadın, serap görürken Ferman olurken aklı bilemezdi adam, böyle aşk’tan ölürken Kaybolup gitmek vardı ya! Unutmak için erken Sevdiğinde Perişan olabilmeli insan fulya/nisan2011 |
olmasan ne giyinirdi şiirler bilmem ki ?
dedirtecek kadardı
saygımla.