Şehir ve kadın
-Hicran ablama katkıları için teşekkürler-
Ne çok da ezildin kadın Ne çok da yandın Acımasızca nasıl da ufalandın Sen gün ağarmadan kalkardın Eşini öper uğurlardın Okula giden evlatlarının arkasından bakardın Akşamlara kadar çalışırdın da Dönüp eve bir de yorgun argın yemek yapardın Gece yarılarına kadar çamaşır bulaşık yıkar temizlik yapardın Çatlardı ellerin çatlardı yüreğin duymazdın Nasıl kıydılar sana nasıl da lime lime ettiler Önce ruhunu pazarladılar sonra etini dişlediler Seni kaşla göz arası salyalı bakışların Hissiz dokunuşların mezesi ettiler On kuruşluk bir ciklet Beş para etmez bir ayakkabı Kahrolası bir buzdolabı reklamı için Soyup soğana çevirdiler Ne istedin peki senden ne istediler Seni leylekler getirdi derdi küçükken annelerimiz bize Şimdi on yaşındaki yavrular internetten Anadan üryan marifetlerini izlemekteler Sen dolu dolu bakamazdın bir erkeğin gözüne Parkta onunla beş dakka oturamazdın utanırdın Ama bak daha yumurta kırmasını öğrenmeden Onbeşinde kürtaj oluyor şimdiki bahtsız selviler Sen kimseye muhtaç olmazdın halbuki Namusun için yaşardın Organların çürürdü de sıkıntıdan çileden Taş yerdin de bedenini satmazdın Sen anneydin sen cennettin kutsaldın Yine eğlenseydin gönlünce yine gezip tozsaydın Yine ekmeğin için koşup çalışsaydın Ama oyuncak olmasaydın Özgürlük senin de hakkın Hatta özgürlük en çok senin hakkın Tamam suçu erkek milletine yükleyelim de Ne dersin Taşıyacağından taşınacağından fazla mı özgür kaldın Biliyorum sen de rahat değilsin kadın Biliyorum sen de sıkıştın kaldın Hissettirmesen de mutlu değilsin Yaşlı gözlerle yok edilişini seyrediyorsun Kendini yok edişini Boşuna kendini kandırma kadın gülemezsin Nasıl güleceksin Kalmadı ki (t)adın |