ATEŞLE DUDAK DUDAĞABitsin istiyoruz bu gönül yası, Bir kuş gagasında yağmur damlası, Sanırım hayatın tüm hülasası; Hem cana minnettir, hem cennetimiz; Bir damla sudandır kıyametimiz... Bu yüzden aşıka sarptır yokuşlar , Bu yüzden kanadın geriyor kuşlar , Ne sandın ! Bu yüzden yazlar ve kışlar ; Sağnak yağmurların derdi, anlaman ; Donmamız bu yüzden, bu yüzden yanman! Apak görünürken göğün memesi , Şimşek çakar çözülür ya düğmesi , Dalın eğilmesi, gülün gülmesi; Bir damla su, merhem olurken ah’a ; Ellerimiz açılıyor Allah’a... Yangınım yok diyenlere inanma , İçinde depreşir bir deli yanma , Toprağı arından çatlıyor sanma ; Açar sinesini, içi görünür ; Eğer göstermezse, öldüğü gündür. Arzuyla, ümidin arası gibi , Şu dünya gönlümün darası gibi , Yanıyorum aşkın çırası gibi! İçimde ki sevda haşarı benim ; Sızdırmaz küp gibi, dışarı, benim. Art arda patlıyor diye fişekler , Kıskanıyor beni bütün şimşekler , Susuzluk çekmeden, ne bilecekler? Musa gibi bakamadım ben dağa ; Ateşle gelirken dudak dudağa!... Hayrettin YAZICI |
Merhaba şair dostum,başarılı çalışmalarınızın devamını diler yeni yılınızı en içten dileklerimle kutlar sağlık huzur ve mutluluklkar dilerim ...
Saygılarımla..