" ARA TAKSİMİ "
Kutsanan aşkların
Yerli malı şiirlerini okudum günlerce Devingen dizelerinde Tanıdım sevginin öznelerini ve nesnelerini İmgelerine öykündüm çoğu kez Büyüsüne kapıldım parıltılı düşlerin Leyla ve Mecnun’u aratmayan Masallar dinledim usanmadan Kendimden yola çıkarak İlmek atıp bir sözcükten öteki sözcüğe Öykülerimi yazmak istedim Olmadı onlarınki gibi Onlar gibi anlatmadım Şiir yazmayı Yaşamın kumarını oynamak gibi sandım ilkin Ciddiye aldım Oyalandı durdu birkaç sözcükle kalemim Eksik kartlarla nasıl kazanılamazsa bir oyun Ancak öyle oynayabildim Hiç kazanamadım Bir gülüşü ezginin dalına konduramadım Esin pınarlarım apansız kuruyuverdi Dizelerimi yıldızlarla dolduramadım Büyük şair olmak kolay değilmiş meğer Olamadım *** Sen ne soysuzsun ey gurur Sen ne soyculsun ey yanılsama Uzun geceler boyunca Kule atlayışları gibi bilincime dalarak Beni oyalayan kandıran Tüm düzmece dizeleri alıp götürün iç evrenimden Onlar değil mi ki ruhumdaki Küçük ama gittikçe derinleşen çatlaklar kavuran Yıkıcı kasırgalar misali Koşullandığım arzularımı savuran Bundan sonra Sevinin firuzesini Mutluluğumu onaylaması için Gizemli ve giz’li özlemlerime Bir mühür gibi basacağım Andım olsun Sevdaları kirleten tüm sahte şairleri Toplayıp birer birer asacağım… Necdet Arslan |
Esin pınarlarım apansız kuruyuverdi
Dizelerimi yıldızlarla dolduramadım
Büyük şair olmak kolay değilmiş meğer
Olamadım
Aslında Şiirin her bir dizesi ayrı güzel, özel ve soylu. Ki, tıpkı Şairi gibi.
Esenlikler...