İşte yine o kışkırtıcı meltemlerden biri daha
Mavi şafaklar için çok erken
Yıldızlar kanat çırpa çırpa düşüyorlar büyüsünü bozmaksızın dalgalara
Dalgalar tırpanlıyor ıssızlığı

Gecelerden birinde rıhtım boşalmaları
Kumsal ve birbirine karışan birbirini kesen iki ayak izi

Avuçlarda patlarken yürekler
Kumsala dolmaya başlıyor heyecanlar

Sonra
Yarınlara uzanan dokunuşlar
Taç yapraklarına usuldan usuldan değer gibi goncaların
Son günah oyunlarının hareleri kuşatıyor gölgeleri.

Ayırdındasın değil mi
Kollarımıza vurduğumuz bu kelepçeler
Güzel umutları yenilemek için sesimizi bağışlıyor
Tan çiçeklerinin patlamaya hazırlandığı gizemli vadilere.

İşte ellerimizdeki aynı kalemle
Yitmeyecek mevsim öykülerinin bir yenisini
Birlikte yazıyoruz adlarımızın tüm harfleriyle.

Bak
Nil’i besleyen doludizgin dereler gibi karınca yürüyüşleri
Usul usul ilerliyor aşkın evinde.

En güçlü uykuları ayartan bir eyyam-ı buhur
Volkanlar gibi püskürtüyor arzuları tenlerimizde

Yücelmiş doruklar bastırılamayan susuzluğumuzu
gidermek için çığırtkan nağmeleriyle
Ak damlalarını damıtıyor kavrulan dudaklarımıza

Mehtabı çok köşeli utangaç bir gece
Med/cezirleriyle gökzümrütleri ağartarak ilerliyor gün şenliklerine

Kuruyan ter kokularımız siniyor her yöne
Kumsalın,kırların,serçelerin tan vaktinde


ÖYKÜSEL’i ,değerli ilgileriyle ’GÜNÜN ŞİİRİ’ olarak lanse eden çok saygın ŞİİR SEÇİCİLER KURULU’na teşekkür ediyor;şükranlarımı sunuyorum.

Değerli Dostum NALBANT’ a ve Değerli Mustafa DOĞAN’ a sonsuz teşekkürlerim, saygılarımla.