//*ŞİİRLERE VURUYORUM KENDİMİ...
Zaman gün gün ufalanıyor…
. Aynı pınardan akıyor salı ve cuma Öteki günler de Başlangıçların başlangıcı’nın düelloya girişi ne zamandı Unutuluyor Öyküsünün gözlemciliğine soyunuyor herkes Bir çocuk kendi yarattığı depremine gülüyor. Yüzündeki hüzün hiç sönmüyor Yüzbaşı’nın Kızı’nın… . Tuzak kuruyor bize her şey Bir fırtınanın içinden kaçıp ötekine yakalanıyoruz. Üşüdüğümüzü duyumsadıkça tekliyor sol yanımızdaki Taşıdığımız değeri bilmeksizin Bir gizli el Satranç taşları gibi yerlerimizi değiştiriyor. Süre kapanıyor… . Koparıp koparıp atılan bu sayfalar Hiçbir çatlağı doldurmuyor Öteki günlere muhtaç kalıyor dün Naraları tükeniyor Kızkulesi önlerinde yarınların… Yol kısalıyor . Kendine varması ne değin zordur insanın Benim için de aynı. Uzun bir yoldur,demiyor Orhan Rifat boş yere. Üzerimi kim örtecek ve kimler susacak acaba Bir adaya ulaşınca niçin sevinir ki insan İçimde depreşip duran sorular var Hepsi bu kadar . İnfilak ediyor buluşamadan tüm nehirler Seni anlatan öyküler yazıyorum Bir avuç dolusu sözcükle Kum saati eliyor . Rodin’le Rosa’yı, Nazım’ı ve Piraye’yi Monet’i Camille’yi değil sadece Seni de beni de… NECDET ARSLAN |