Son Eşik...
Son Eşik...
Ben ki; bir çift göz için zamanı durdurmuşum. Kül olan yüreğimi göklere savurmuşum. Sızmışım nefes nefes çöllerin dudağına, Aşk’ı koymuş Yaradan gönlümün sadağına… Derûni bir sevdaya nikahlanmış gözlerim. Suretâ bir tebessüm takılmış aynalara. Kapındayım bak işte, iki büklüm dizlerim. Acıma hiç halime at beni kuytulara… İster sürü gönlümü gittiğin şehirlere, İster ruhumu götür köle gibi ardından, Çehreni hece hece dokurken şiirlere, Ayrılamam bilirsin gözlerinin yurdundan… Bir gece azad eder gözlerin gözlerimi, Sensiz kalan ruhuma efkârlı bir ah düşer. Şimdi toprak doğrultur bükülen dizlerimi, Ömrüm sensiz biterken son bir defa suç işler… Hasretin kapısında visalime ermişim. Şu yaralı canımı, cânanıma vermişim. Kapanmış tüm kapılar, zaman durmuş ansızın. Bak işte koynundayım güzide bir sonsuzun… 24.10.2010 Yusuf Mescioğlu |
çok güzel
yüreğinize kaleminize sağlık