SIRAbu sıraya oturmayalım, yürüyelim kızım, bir yer arayalım gönlümüzce, hilesiz. bil ki, geçmedi henüz ondan aldığım sızım, bil ki, tez kapanmıyor onun bıraktığı iz. senden önce o vardı, sevdiren bu sırayı, bu sıra bağlamıştı bizi birbirimize. burada karşılardık her gece dolunayı, buradan çekilirdik her sabah evimize. ve gün oldu ki kızım, gün oldu ki… hiç sorma bu sıranın zulmünü, deşme kaplı yarayı. yürü kızım, geç onu, dayatıp beni yorma, zor toplayıp tez ayırır, öyle bil bu sırayı. |