Feryat’Sana ben kumral ağıtlar dökülüyor saçlarımdan bir çocuğun gözlerinde yakalıyorum kaçan neşemizi uzaklaşmak adına harcadığımız zamanı şimdi şifa niyetine aşkımıza sürüyorum yitirdiğimiz ne varsa yeniden yeşermeli hikayemizde bir ucu bende gökuşağının süzülmek için kalbine diğer ucundan sen tut sevda bağının yar! hem sevmek için ne zaman geç/ti ki an şimdi olsun yaslayıp sırtını bir kuytuda kalbini dağlarken sen ben her gece bir tek gözlerine ağlıyorum ve bir tek dudak büzüşün gelince aklıma gülümsüyor yorgun kalbim -g e l g e l d e k o y v e r e l l e r i m e d u d a ğ ı n l a g ö z l e r i n i- yüzünü düşünüyorum sevdiğim bir su serpiliyor gecenin en karanlığında yüreğime tenha bir kent oluyor uyandığımda dalgın sabahlar aşkı incitme, masum bir çocuktur o, nazlı bir çiçek seni iyi tanıyor ondan yakanı bırakmıyor görmüyor musun? yalnızlık zapdedilmez yanını dizginliyor, bırak! aşka bak! aşka b/ak! soluk soluğa koşuyorsun sükût miktarı sus, fazla değil ne zaman dağlardan uzaklaşsan hep böyle oluyorsun, sal gitsin -geleceğimizi- birşeyler var söyleyemediğim geri almıyorum dilimin ucundakini pişman değilim yanıyorsa dilim -ki hangi pişmanlık senden kıymetli ki ? günahımı bastım bağrıma vurulduğum an gibi sevda urganı boynumda as beni, geçmişim gibi herşey düzelecek demeyi istiyorum ama düzelmiyor, düzelmeyecek yüzleşme anıdır belki an değiştiremediğimiz hayatla hoçşakal sınırsız sevgim ve kırılgan nergisler merhaba sınırsız hüznüm, sahipsiz kederim/kaderim merhaba bir kez daha! kalemim ve yazacağım kelimelerim -m e r h a b a- bayrağımın, kalbimin, kanımın rengi merhaba aşk! gel ama ne olursun yorma beni fulya/kasım2010 |
yazının feryadına sözün feryadı eklenmiş, ve de çok güzel olmuş.
Şu beş duyu yok olduğunda, hala varmışlar gibi kalabilirsek başarmış olacağız.
yol uzun ikisini geçtik elhamdülillah,
varolunuz,
saygı ve hürmetlerimle,
Alsancak Kenan tarafından 9/24/2011 1:25:28 AM zamanında düzenlenmiştir.