YILLARIN DAYANILMAZ AĞIRLIĞI
Yılların;
Dayanılmaz ağırlığı var Anılarımın üzerinde. Ağlarken Beyoğlu’nda terkettiğim Çilli Sevdiğim Nerede, Şaha kalkmış Deli aygır Gençliğim. Sönmüş sobanın üstünde, Fokurdamasını kaybetmiş İsli çaydanlık. Her sabah avuturdun beni. Şimdi Suratın niye asık. Bıkıp gitmedi Şu yüzsüz yalnızlık. Evim, aşım. karım Sanki nikahlandık. Uzaklaşıp, Kaybolmaya çalışan İkindi Güneşi; Hergün karşılaştığımız Aşinamsın. Yazıp-çizersin Bilinmeyen bu öyküyü. Ne zaman deşifre olacak Yaşamın büyüsü. Ha gündüz, ha tüm renkler Hiçbirşey kar etmiyor bana. Nahoş, kimliksiz geceler Sarıp-sarmalıyor bu öksüzü... |