EMANET EHLİBaşımın üstünde ince bir duman , Dağlar aşıp gider yare kim bilir? Titretir içini bir ince keman, Bir bakarsın hücre hücre dirilir... Gamı katık yapmış yar dudağına, Asmış efkarını gül budağına, Düşürür her sabah beni ağına, Ya öl, ya kal, diye ferman verilir!... Bir ömür özlersin bir sıcak kucak , Kalırsan vebaldir, kalmasan kaçak , Böyle düşe kalka sonum n’olacak ? Kıblem her gün bir diyara çevrilir. Tüter her bacanın isli dumanı , Eker yollarına gurbet amanı, Ezan dinle, yahut kilise çanı , Yar dediğin kaç kapıdan girilir? Sen de insaf eyle, n’olur ha biraz , Beni de unutma bir kenara yaz , Ne kar dinler gönlüm, ne keskin ayaz, Gör hesabı toptan, yahut gör bir bir... Hiç bir metaım yok, bonkör değilim, Görmüyorum sanma, ben kör değilim, Emanet ehliyim, nankör değilim, Bir kırık kalbim var işte senindir... Hayrettin YAZICI |