Devr-i alemTarihte zorun ateşte korun rolü derisinde dağlanarak sınandı insanlığın barış çubukları tütmeden mızraklar filizlenmeden savaş tamtamları sağırlaştırdı sultanları sultanlar sultalarına aldı koca kıtaları körleşti gözler kana susadı dudaklar lezzetli bir sofra düşledi leş kargaları çakallar ordusu çürümüş etlerle yetindi aslanlardan geriye kalan kazık çakıldı mezarına mezar kazıyıcıların mezarlar ülkeleşti sınırsız taş yağdı eteklerinden ebabil kuşlarının yer yarıldı ikiye çukurlarda sular ekşidi sarmusaklı yaralar kurtlandı biteviye... savaş kaçkınları kuşattı kışlamış sarayları buz tutmuş suratlar şarapla yıkanmış pusatlar altun yaldızlı apoletler havyarlı kristal kadehler kırıldı toz parça sakallar bıyıklar bir bir söküldü yer ile yeksan oldu tumturaklı nutuklar nutku tutuldu isanın kilise kapıları yıkıldı dualar söküldü ikonalar döküldü orklar sustu bach yutkundu bir daha notalar uçuştu bozkıra doğru halkların mapusanesinin duvarlarından yansıdı içeri aryalar barut ve kan kokusu tazeliğini korurken yatak odaları talan edildi sarayların bin senelik dükalık eski bir halı gibi söküldü ilmek ilmek baldırıçıplakların demir ökçeleriyle parke taşlarına çarparken ezik kafaları kafkas muhafızlarının alkışlarla yıkılan tahta oturdu yeni çarlar yakılan yeni türküyü söylerken duvar dibine düştü kolalı yakalar bir çocuk ağlaması duyuldu karanlığı yırtan devr-i sabit teslim oldu orak çekice yeni ordular yaratıldı eski tüfekten kızıl mı kızıl yeni bir düttürü yayıldı evrene yalın mı yalın zincirlerinden başka kaybedeceği olmayanlar çekildi göndere bayraklaştırıldılar bayraklaştırıldı bayraklaştırıl bayraklaştı bayraklaş bayrak bay boy boy... partileşti kocca ülke patikalaştı yollar pazenleşti donlar başlar ayak ayaklar başlaştı başkalaştı başkalaş başka baş aşağı edildi dengeler alaşağı edildi dönenceler güneş batıdan doğar oldu karanlığı boğar oldu ülkesi türküsü değişince baştan ayağa yaban don giyen göt yama tutmadı gaza gelen yalayıp yutmadı melmel bakan göz çapaklandı ekende biçende ortaklık isteyen hak adalet müsavaat deyüp çekti bayrağını isyanın karardı gökyüzü kabardı deniz koptu kızıl mahşer sürek avı tavlandı tayfalar bir bir avlandı kronstadt kana boyandı terör kemiğe dayandı timar edildi yaban gülleri bağaşağı bağlandı orak ezildi örs üstüne çekiç gözyaşıyla paslandı köz üstünde... barış ve ekmek vadedenler deveyi hamuduyla yuttular vadeli hesap açtılar savaş üstüne bu son kavgamız deyenler barışmadı nefsiyle kendine aykırı ne varsa zincire vurdu kamplara doldu sorular kilit kilit üstüne mühür vuruldu ulusların kaderi kısmete ağdırıldı göklerden yalan yağdırıldı tek delikli düdüğe dönüştü düşler tek bayrağa sarıldı gülüşler tek vatana doldu ülkeler teke tek oynadı tekerledi tekledi tekilleşti ülküler çokluk yenildi yokluk üstüne yakıldı türküler iki kampa ayrıldı dünyam iki şaşı bakışa kilitlendi hülyam benim üçün birine talim etti sınıfta kalanlar beriki sayılmayanlar ayamayanlardan köle orduları oluştu savaş tanrılarına adaklandı tosuncuklar doyamayanlardan açlık tümenleri yaratıldı kuru tayına çorbalandı kuzucuklar piyasa tanrıçaları yaratıldı baldır bacak yasalar asalandı ekran ekran emek kasalandı gerdan gerdan affetmedi gönlüm emek adına her türlü rezaleti emeklemeye doyamadı çiğnedi resmi tarihi yaslandı bu güne... gün devirenlerin günüydü gece devrilenlerin geceyi devir teslim alanlar devrilecekleri günün korkusunu yaşadılar devrilinceyedek devrilenler devirecekleri anı düşlediler devrilinceyedek... devr i alem sürüyor sürüleşiyor her yeni sürgün kısır gürgene sarılan süngerleşiyor yüreğim delik deşik kara kızıl bir sevda üstüne... Volkan Kemal Bu öyküsel düttürü, melmel bakan aymazlara adaklanmıştır; yazdırıp azdırmayın beni... Görsel ; F. Goya |
değişmez devri- alem
değişmezse beyinler
daha çok düzleşir dağlar
kurur dereler nehirler
fakirleşir toprakalar
saldırır insanlara kurtlar!
kurt yerleşir ağaca
kuş konmaz dala
zaman akar şırıl şırıl
emek üretir takır takır
tıkır tıkır para
düşer şıkır şıkır
emekten uzaklara
değişmez devri-alem
savaşmazsan
çıkmaz aydınlağa
"sen yanmaz ben yanmazsam"
sevgilerimle dost....