AND İÇELİM... VAZGEÇMEK YOK BİRBİRİMİZDENTat almadan geçiyorken gençliğim ellerimden tutan, ruhumdaki karanlıkları aydınlatan ve parçalanmış yaşantıma anlam katan… SENDİN Bakıp da görmeyen gözlerime yasamın uç noktalarını gösteren Umursamaz deli dolu yasayıp ’başka hayat yok sevgili’ diye koşarcasına sürükleyip beni peşinden deli fişek gibi rüzgârlara katan SENDİN Örselenmiş bedenime vuran gün ışığını gözlerinde süzerek yedi renk gök kuşağı gibi yansıtan SENDİN Söndüremediğim yürek yangınlarımı usul usul yağan yağmurlar gibi serinleten SEN Ve yine o yağmurlarla denize düşüp okyanuslara ulaştıran, geçmişe ve geleceğe kafa tutturan SENDİN ’Son günümüz’ diyerek başlayıp her yeni güne doldurup taşıran sendin ne varsa Uykularımı bölen, karabasan misali sinsice bedenime çöküp nefes almaya çalıştıkça boğazıma düğümlenen yutkunamadığım çirkinlikleri güzelleştiren SENDİN Drama gibi oynarken tiyatro sahnelerinde yaşamımı ve mora çalan hüzün gecelerimi tozpembe çiçeklerle süsleyen SEN Sonra dağların koyaklarında ve uçurum kıyılarındaki kardelenleri koklatan deli cesaretim SENDİN Zindan karanlığına dönen yüreğimin kuytularında kalmış yasama dair ne varsa bulup çıkaran ateş böcekleri gibi yolumu aydınlatan SENDİN Göz yaslarımı dindiren, yeni bastan kucak açtıran yasama SEN Benliğine nakış gibi islemiş içi dışı senle dopdolu BEN And içelim vazgeçmek yok birbirimizden ELİF EYLEM 21.04.2007 |
Saygılar!