Vaktinden Erken Geldi hayat
baharın bahar açmadığı bir ayda
ensesine tutunup gündüz düşlerinin uzanmışım hayatın içine bir ikindi vakti iklimler birer birer geçerken üstümden aklıma egemen değilken daha ölümün yorgunluğu ve ayrılıklara bir ölümün yetmediği düşüncesi değmemişken düşlerime çocukken ve çocuklar gibi içine korku sinmemiş bakışlarla çocukça düşler kurardım bilmeden geleceğin yarım öksüzlüklere gebeliğini daha tutunamadan kıyısına düşlerimin kırılgan ellerimle biraz şans biraz koşturmaca sarıp sırtıma ellerimin tanımadığı kentlerin sabahına uyandım zamansız ve amansız bir biçimde küçük telaşlar sardı heryanımı yanlışlara varınca telaşlarım aldım heybeme koydum katık niyetine sarıldığım her şeyde iki yarım şarkı düşünce ellerime yüzüme parlak ışıklar taktığım kentlerde dönülmeyen adresler bıraktım sahtekar ellerimle vaktinden erken geldi hayat her defasında ve ben hep geç kaldım kendime soluksuz çırpınışlar bırakıp arkada son vagonuna zor yetişiyordum nasıl ve neden olduğunu bilmeden sıyırıp sessizce üzerimden geride bırakıyordum utangaçlık giysilerini geri dönüşü olmayan kentlerde bir parçam bilmeden uzlaşıyordu hüzünlerimle diğer yarım çıplak sokaklarda yalnız sevdalar kovalıyordu eski bir sevgilinin gözlerinde ince bir sızıya dönüyordu son bakışının çığlıkları yarım yanımın 28.11.2007 |
Der ki 'Şiir' ; Ey hayat; sarı, kurumuş yaprakların ardından gözlerdeki hüzün ile gülümseyiş oldun bana. Oysa ben ebedi bir aşkın koynunda umutla beklerken..
Susun insanlar! Susun yaşanmışlıklar! Sus yüreğim! Sus hayat.. Yaşattıkların canıma yetti, acıttı, yaraladı. Eksiltti tüketti yüreğimdeki beni/sevgiyi/aşka inancımı hatta değer dediğim değerleri.
Sonra.. Böyle derken bazen gözlerimin önünden farklı hayatlar, farklı acılar, farklı mutluluklar geçiyor... Ölümden beter bir karmaşanın içine düşüp, çıkış yolu arıyorum. Lakin biliyorum ki tüm sorularımla çözülemeyecek kadar karmaşıksın bazen hayat. Ve bazen bilinmez bir kentin bilinmez bir sokağında bir yağmur sesi gelir kulaklarıma. Umutlanırım. Ruhumdaki tüm hüzünleri alır götürür belki diye. Bir melodi düşer aklıma, notalar içinde kaybolurken gene düşer yüreğime yaşanmış/yaşanmamışlıklarım. Ve bir kez daha hayatın ne kadar zor hatta acımasız olduğunu anlarım. Yüzüme vurur sanki herşey, geç kalmışlığımı, bazen de erkenden elimden gidenleri. Düşünürüm ve derim ki: "keşke her şey bir yağmur saflığında ve güzelliğinde bulsa beni, götürse hüzünlerimi"...
Keyifle okudum 'Şiir'inizi.
Daim olsun yüreğiniz/kaleminiz Sn. Şair.
Saygı ve sevgilerimle...