sen söyle
nasıl neyle yazılır`ki mahsum yüreklerin up uzun öyküleri,
bir yolun düşsün istanbul`a sen bizzat gör ve yaşa hepsini, gece yarısını geçsin vakit çık loş ışıklı sokaklara bir dolaş hadi, sen herşeye isyan eden kul açgözünü gör birde orda kayıp kulları... aç yatanmı dersin sokaklarda,haline şükredip bunun üstüne, tinerciyimi sorarsın yargıladığında sen rahatsın der gözüyle, ki bunlar daha bir kaçı gezde gör neler var daha hepsi bilmece, sen şükretmeyi unutan kul gör birde soğukta yatan o kulları... sorsalar sayarsın binbir dert toplasan dolarmı evindeki soba, sor kimsesiz çocuğa anlatsın için yanar yağan kar altında, neler var gecenin karanlığında ne çığlıklar var daha uzağında, sen dost derdine sağır olan kul otur oturda az kendini yargıla.... hayat bir savaş sen ne kadar savaştın yalnızlığın pençelerinde, ki o pençeler ne yaralar braktı ki, kapanmayan kaçı acaba içinde, sor kimsesizlere, sor evsizlere,sor dostu geceler sokaklar olana, sen hayatı kusursuz yaşamayı arzulayan kul yaşayamayanları izle... acı gerçekler de var bilinen kısa dalgalı ömürde, lafım olmaz asla, kaybına üzülüp ağlayan çok ben de varım sevdiğimi gömen toprağa, ama hayat bu en gerçeği ölüm o ödüldür insana yaşam uzantısında,, sen bunları bilen kul ya hiç aile sevgisi tatmayan ne yapsın söyle bana... uğraş aşkar |
kaybına üzülüp ağlayan çok ben de varım sevdiğimi gömen toprağa,
ama hayat bu en gerçeği ölüm o ödüldür insana yaşam uzantısında,,
sen bunları bilen kul ya hiç aile sevgisi tatmayan ne yapsın söyle bana...
uğraş aşkar
bu çocukları mutlaka sokaklardan kurtarmak, onlara iyi bir iş, aş ve eğitim imkânı sağlamak gereklidir, yoksa sırtımızdaki kambur olmaya devam edecektir bu sorunlar...duyarlı tavrınızı ve anlamlı şiirinizi kutlarım, teşekkürler, saygımla, selamlar...