ODAMIZ,EVİMİZ VE BİZgelin dostlar sizinle Hürriyet sokaklarına dalalım, uzanalım Karamanköy’e dek. Ziya Gökalp sokağında 9 no’lu evin kapısını açalım. burası bizim evimiz... işte şu oda da bizim odamız. eski bir battaniyeyi kilim yapmışız yere yadırgamayın tül perdelerimiz yok, perdeleri açmayın masamızın ayağı kırıktır, kitaplığımız kağıt kaplı sandıktır. duvarlarda kartpostallar tek süsüdür odamızın sorunlarımız...dertlerimiz izmarit izmarittir küllüklerde uykusuz gecelerimiz,çarşaflarda kırış kırış tavanlarda göz göz belirir. askılıklarda asılı durur kirli çamaşırlarımız yıllardır anamızın eli değmemiş hiç birine ütü yüzü görürse bir kez gömleğimiz,pantolonumuz, giymeye kıyamayız. mutfağımızda birkaç tencere-tabak ve bir-iki kilo soğan patates vardır bak. kahvaltı masamızda yalnızca çay-peynir ekmek akşamları katığımız bir çeşit yemek. belleğimiz anımsamaktan korkar kışları bir tatlı hayaldir yalnız, sobanın gürül gürül yanışları soğuklarda biz yatağımıza soyunarak değil giyinerek gireriz. titrer titreriz sabahlara dek. ve biz bu yaşamın içinde boy vermesi istenen birer filiziz anamızın babamızın gözünde, gönlünde. bunun için yıllardır soğukları düşlerimizle ısıtarak açlığımızı umutlarımızla bastırarak düşerek, kalkarak, yürüyerek, koşarak hep aynı dekoru içinde yaşamın yaşarız.. yaşarız. ve yine de hiç bir zaman inceldiğimiz yerden kopmayız. 08.EYLÜL.1982-BURSA -BİR ÖĞRENCİ EVİ- |