BACIM
BACIM
sen beni tanımazsın bacım, adımı bilmezsin ben seni ufku saran yanık sesinden tanırım bilirim ne yaşam sana güler, ne sen yaşama gülersin ben seni benimkine benzeyen umutsuzluğundan tanırım. yaz günü güneş tarlada yakar kavurur seni tanırım balta,orak tutmaktan nasırlaşmış elini düğününde görmesem de üstünde beyaz gelinliğini ben seni yüreğini saran beyazlıktan tanırım. bir gün bir çift öküz parasına satılır umutların ve bir tavuk parasına dikilir kırmızı duvağın iki damla gözyaşı dökülür gözlerinden, tutamadığın ben seni at üstünde dönüp dönüp bakışından tanırım. belki de ilk görüşün gerdek gecesi kocanı yaşam onun da ardında belirlemiş sıranı ne kimse anlar seni, ne sararlar yaranı ben seni sofrada değişmeyen yerinden tanırım. çocukların olur peş peşe sayısı bilinmez kocan ekmek kavgasındadır gurbetten gelmez yediğin her öğün bulgur pilavıyla pekmez ben seni yüzyıllardır süren ezilmişliğinden tanırım. DURSUN YÜKSEK 1980-İSTANBUL |
Ağdası az ama sesi çok yüksek bu şiirin bana göre..
kutlarım şairini...
deşildik..
utandık yine..
çünkü bu ülke bizim..
ve bu kadınlar da..