haziran
sardunyalar rengine dargın bu yaz
kiraz kendi tadına ne zaman ağlamaklı olsam intihar döküyor bulutlar suyum bulanık toprağım balkan durulmuyor içimdeki kasırga biraz daha geriye düşüyorum her adımımda şehir aynı şehir ben aynı şair dudağımda küf tutan sevdaya dair bir dize sözleri yitik hatırlamak zor ne zaman ağzımı açsam meçhul bir dilenci kovuluyor sokaklardan yanlışlara açılıyor tüm kapılar adım atsam kendisi olacağım yanlışın ne tuhaf is kokuyor ellerim uyusam karabasan uyansam dört bir yanım bezirgân kim koydu yastığımın altına bu çocuk cesetlerini başımı koysam şakaklarımda ölümün parmak uçları saçları barut gözleri şarapnel dilleri ağıt ne yana dönsem tenime saplanıyor günahın çığlıkları biri kapatsa şu ışıkları uyusam... unutup ihtirasını yuttuğu insanlığı geri verse kötülük uzak diyarlarda bir bebek doğsa adını barış koysam mutluluk mavisine boyansa gökyüzü yoksul kokmasa sardunyalar tepeden tırnağa dalları bassa kiraz gece gözlerinden dökülsem yakamoz denizine yıkansam biraz ...ve uyansam başka bir güne yeni rengin özgürlük olsa haziran 18 haziran 2010 nuriye zeybek |
meçhul bir dilenci kovuluyor sokaklardan
yanlışlara açılıyor tüm kapılar
adım atsam kendisi olacağım yanlışın
ne tuhaf
is kokuyor ellerim
HARİKA DİZELER SİZDEN