Bu Nasıl Bir AyrılıkKüresel ısınma dinlemeyen gözler Kışın merhametine sığınmış Salıvermiş sancı tohumlarını kurak yüreğe. Ressam kırmızıyı bol kullanmış bu sefer Titrek retina ala bulanmış. Bahariye yokuşunun kesme taşları gibi Küçük parçalar halinde geliyor Histerik nöbetleri. Dükkanları gibi sıra sıra Diziliyor beynimin sol yanına sorunlar. Meydan da ki Boğa, heykel olmaktan çıkıyor Acıyor halime Çeviriyor başını Kalamış’a doğru Gözlerimde ki kırmızıya aldırmıyor. Korna sesleri bastırıyor hıçkırıklarımı Maç çıkışı taraftar sevinci Ve gecenin mahmurluğu Yüzümün ekşiliğini gizliyor. Taksiciler halden anlıyor Beni es geçip gidiyorlar. Sanki bekleyen varmış gibi “sever adım” Yürüyorum sahile doğru. Bir vapurun gidiyorum nidasına takılıyor kulağım Ürkütmemek için denizi Sessizce manevra yapıyor. Kapanıyor perdesi Kadıköy’ün Haldun Taner uykuya dalıyor. Yıldızlar, nakışı oluyor gece örtüsünün Ay yakamozla vedalaşıyor Moda sahilini boyayarak karanlığa Sabaha yol veriyor. Kimsesiz kalmış bir köşe müsveddesi bulup Sırtımı terkedilmişliğe dayamalıyım. Zılgıt çeken yalnızlığı dinleye dinleye, Uzun havanın sıcak tınısını örtmeliyim üstüme. Ve binerek hasret atına Sürgüne gitmeliyim… 04.02.2009 Yasin Avcı |