Uçurtma Geldi Mi
Kar beyaz hayaller kurmaya başladığım günlerde
Pas tutmuş penceremden her uçurtmaya seslenir oldum Uzatsam elimi yakalayacak gibiydim oysa Soğuk demirlerin titrekliği içime işlemeseydi Takılır kuyruğuna giderdim… İçlerinden en koyu renklisi duydu nihayet çığlıklarımı, Yanaştı usulca kiremit kokulu mahpus damıma Selam getirdi güneşten, çınardan, güvercinlerden Ve siyahına aldırmadan Arsızca göz kırptı senli tozpembe hayallerime… Çocukça bir eda ile selamladım bende nazlı uçurtmayı Hayallerimi hüznüme, umutlarımı sevgime kattım İçimde biriktirdiğim ne varsa yükledim sırtına. Ve saldım, mavinin en güzel tonu ile gülümseyen Gökyüzünün uçsuz derinliklerine. Bulutların griliğini avucumda hapsettim, Gölge oldum güneşe, Yeter ki sana olan düşüncelerim, sağ-salim ulaşsın diye… Dün döndü uçurtma! Kanadı kırılmış göçmen kuşlar gibi öksüz Ulaştırmış selamımı yerine. Hayalim parçalanmış, hüznüm kahkaha sebebi, Umutlarım sevgimle düşman misali Boğazdan denize dökülmüş… Sus diyor uçurtma! Sus… Cevap yok sorulara, insanlar hayata küsmüş… |