Fayton
Gece oldu…
Fayton tıkırtıları geliyor kulağıma Ardından atların pis kokusu Gecenin sessiz kokusuzluğunda Ağır basıyorlar burnuma Arabacı ise Terden sararmış gömleği üzerinde Yakasına doladığı ufak bir havlu O da aynı sarılıkta Hunharca atları kamçılıyor Ne yöne gittikleri belli Meçhule.. Gözüm faytondaki süslere ilişiyor Birbirine dolanmış kırmızı püsküller Zevksizce donanmış Arabacının başında yine aynı renkte bir fes Ama.. Ama ortada fayton yok Arabacıya bakıyorum O da yok. Tıpkı sen gibiler yani Varlığının içindeki yokluk gibi Hissedilmesi zor Yani aslında Ne fayton var ne de sen Gerçi görüyorum onları Ve seni Fakat Faytondaki at beni ne kadar meşgul ediyorsa Sen de o kadar ediyorsun Nafile.. |