Hayata Dibinden Bakmak
yiyip içip yatmak
hayata hep dibinden bakmak bu mudur yani yaşamak sekiz saat iş sekiz saat uyku sekiz saat eğlence diye bellemiştik literatürü oysa iş kısmını es geçiyoruz bir vakittir nohut bulgur makarna bizi bekler kapıda yazın kıçımız güneşten yanarsa da kışa kömür çuvalı var nasılsa kışın uzuuuun gecelerinde ısınmaya eğlence diye üç çocuk arıyoruz tek odaya sığmış nüfuslar arasında erkek; evinin direği sorumluluğu büyük demek gidip çalışacak evine bakacak çoluk çocuk el eline bakmayacak diye çırpınacak aslında boynuna yaşama ağrısı asılmış demek nohut bulgur makarna torbalarının esaretinde kömür çuvalı bekliyor oysa yüreğini sermiş yere kadın; adı yere batasıca dış kapının mendireği dişi kuş olmasa da olurdu aslında hiç yaratılmasa da öylesine dışında yani hayatın adı yok kadının kendi de yok gerekmedikçe tek görevi doğurmak evine bakmak yoktan yaratmak olmayanı çocuk evin bereketi gülen yüzü sevdanın aslında yokluğu bir başka dert varlığı yokluğundan beter bir tane olsa çocuk arkası yok diye ağlanır iki karardır ve gelecek garantiye bağlanır üç olmalı aslında dersen biraz daha nohut biraz daha bulgur biraz daha makarna kömür günahsa ben bilemedim hangisi daha kötü bulamadım bir çıkış yolu bir kadının saçı neye zarar mesela daha mı kötüdür çalışmamaktan yan gelip yatmaktan daha mı zararlıdır genç kızlar analar bacılar güzel canlar ses verin ey kadınlar nedir sessizliğiniz böyle hangi dipsiz kuyulara attınız da geldiniz yüreğinizi bu nasıl bir çelişkidir ki savaşta birlikte hatta en önde açlıkta birlikte hatta sadece sen tarlada birlikte hatta sarı öküzün yerine yatakta birlikte hatta şehvet söndürmek için sadece ama yaşamda hiçbiryerde evde kapı arkasında yolda erkeğin gerisinde iş yaşamında yeri yok görevin doğurmak doyurmak saçını süpürge etmek ama göstermemek bir telini zinhar şehvete düşer erkek dediğin günaha girer ey güzel ülkemin suskun kadınları birleşin ve ses verin ayağa kalkın ve direnin gelecek sizindir 14.05.2010 |