Nedensiz doluyor mutluluk içime, Mavi bir sevdanın şokunu yaşıyorum. Er geç bir gün sen de Anlarsın beni Demiştim ya hani… Hani Küllenen bir sevdayı Körükleyen bir gölge Alev alev özlem ateşi Aydınlatırken mavigeceyi...
Özlemek de güzel, özlenmek de Hatta acı çekmekte Aradan uzun yıllar da geçse Seviyorsan mutlaka söyle Mutlaka bilmeli sevgili sevgini Saklamak niye? Sevmek suç olmadı ki dünyanın hiçbir yerinde…
Kaybetmedin üzülme, İnsan ebedi elbette. Yarım kalan bu sevdayı Arş yazar alem yazar Unutmaz bizi kimse Üzülme, üzülme! Sadece söyle Seviyorum de… Kaldır gözlerine düşen gri gölgeyi Dokun yüreğime Bil ki; Mavidir sevdam Ve… Vurgundur yüreğine Gitme…
Şiire eşsiz sesi ile can veren. Sevgili Sevinç İnal arkadaşıma sonsuz teşekkürlerimle.
Paylaş:
2 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Üstadımın kalemden mükemmel bir çaılşma daha Yüreklerinize sağlık her iki üstadımında tebrik ediyor O yüreğinizdeki mavi sevdalar ve sevgiler solmasın hep var olsun Üzüntüler hiç olmasın..ağlayarak dinledim :( Başarılarınızın daim olmasını kalben diliyorum Selam VE Saygılarımla...
Özlemek de güzel, özlenmek de Hatta acı çekmekte Aradan uzun yıllar da geçse Seviyorsan mutlaka söyle Mutlaka bilmeli sevgili sevgini Saklamak niye? Sevmek suç olmadı ki dünyanın hiçbir yerinde…
Cok guzel bir siir .......tebrikler her iki guzel yurege.. saygilarimla selam
Siiriniz butunu ile o kadar anlam ve sevadaya soylenmis duygu dolu sozlerdiki hayranlikla okurken Sevinc Hanimin guzel tilsimli sesinden kulaga cok daha hos geliyordu.yazan yureginize gam degmesin. Kaleminiz daim ilhaminiz bol olsun.gonulden kutlarim,tebriklerimle
Mavinin sevda da ki anlamını çok güzel vurgulamışsınız.Yürekten tebrikler. Sevinç hanımında nefesine sağlık.Her zamanki gibi harika yorumlamış. Saygılar.
Çok güzel idi tebrik ederim. Sevinç İnal hanımefendinin de sesine emeğine sağlık.
Söylemeli elbet sevdiğini ama ya söyleyemiyorsa?
Aklıma derdi olan neylesin başlıklı yazı geldi şiirinizi okuyunca.
DERDİ OLAN NEYLESİN…
Yavuz Sultan Selim Han, Mısır'ı fethettiğinde bir süre orada kalır. Bu sırada kaldığı otağda görevli Mısırlı bir hizmetçi kız vardır ki, Selim Han sabah çıkınca, gelir, akşama kadar çadırı temizleyip yemekleri hazırlayıp gider… Akşam olunca da Yavuz Selim Han çadırına döner... Bu kız sultanı görür görmez âşık olur. Lâkin platonik bir aşktır bu!.. Zira bir tarafta koskoca Cihan Padişahı, diğer tarafta basit bir hizmetçi... Ama gönül ferman dinlemiyor ki… Kızın aşkı dayanılmaz seviyeye ulaşıp da kalbine sığmaz hale gelince, ne yapacağını bilemez halde Padişaha açılmaya karar verir. Yalnız aradaki uçurumu düşününce koca sultanın karşısına çıkma cesaretini kendinde bulamaz. Düşünür, taşınır ve bir yazıyla ilân-ı aşk etmeyi planlar. Bir not yazarak Selim Hanın yatağına bırakır. Notta sadece üç kelime yazılıdır: "Derdi olan neylesin?" Akşam gelince notu gören Selim Han, bunun, çadırını süpüren hizmetçi kıza ait olduğunu anlar. Dünyayı sallayan sultan, bu kızcağızın temiz sevgisine saygı duyar ve kâğıdın arkasına cevabını yazar: "Derdi neyse söylesin." Kâğıdı aynı yere bırakır. Sabah olunca da çıkıp gider. Kız temizlik için çadıra geldiğinde kaparcasına kâğıdı alıp heyecanla okur. Sultanın cevabından cesaretlenir ve kâğıdı çevirip önceki notunun altına şu cümleyi ekler: "Korkuyorsa neylesin?" BÖYLESİ BİR AŞK NASIL SÖYLENİR… Akşam olur. Halife çadıra döner. Kâğıdı okur ve cevabı yazar: "Hiç korkmasın söylesin!" Sabah bu cevabı okuyan kız artık kararını vermiştir! Aşkını o akşam halifeye söyleyecektir. O gün temizliği bitirdiği halde gitmeyip beklemeye başlar... Yavuz Sultan Selim Han akşam çadıra dönünce kız hemen ayağa kalkar. Selim Han "Buyurunuz, sizi dinliyorum" deyince, kız bütün cesaretini toplamaya çalışırken, titreyen ellerini gizlemek için elleriyle dirseklerini tutarak kollarını kavuşturur. Heyecandan kalbi yerinden fırlarcasına atarken, titrek ve mahcup bir sesle "Efendim..." der. "Köleniz..." ve cümlesini tamamlayamadan "Allah!" diye feryad ederek yığılıp kalır ve ruhunu teslim eder. Selim Han da çok hislenmiştir. Gözyaşlarını silerek etrafındakilere şöyle der: - Gerçek aşkı şu kızcağızdan öğrenin. Zira âşık, mâşukunun yolunda olur ve o yolda ölür...
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.