KARA GÖZLERİNİN RENGİNDEKİ GECELER
kara gözlerinin rengindeki gecelerde,
gözlerine vuran bir tebessüm gibi vururken ayışığı soğuk denizlere, bakışın kadar masum rüzgar dokunurken tenime hafifçe, ve ben, ruhumla beraber kanatlanan kuşlarla yıllanmış şarap gibi acı hasretinle içerken karanlığı bir yudumda, yüreğimdeki zalim fırtına söndürmüşken şehirdeki tüm ışıkları, hayalin görünür bahtım kadar kara bulutların ardından, aydınlanıverir gökyüzü içten bir tebessümünle. güneş, gösterir hafiften,yüzünü zifiri karanlık, alacalığa bırakır gökyüzünü. ve ben, hayalini kaybetme korkusuyla dökerim içimi,söverek güneşe ve kızıllığa. ve sen, kaybolursun yine çekip gidersin hayallerimden. sanki, unut dersin,unut... söyle bana, kara gözlerinin rengindeki gecelerde ellerinin beyazlığında ki ay’ı nasıl unutayım?... |
kara gözlerinin rengindeki gecelerde
ellerinin beyazlığında ki ay’ı
nasıl unutayım?...
çok hoş bir lirik şiir.tebrikler.
selam ve saygılarımla.