Bana Dokunma
baktığın tüm denizlerden ruhuna girsin dalgaların sesi
beni bıraktığın yerden sana beddua yükseltiyor ellerinde boğduğun aşk’ın son nefesi asude bir lisanla bağlasın duvağındaki kurdaleyi sıkabildiği kadar sıksın hunharca minyatür gelinliği üstünde yetim bir kız çocuğunu düşün yanıbaşında kuyruğunu tutan minik bir izdüşüm tersine yaşa ömrünü biraz daha bugün git gidebildiğin kadar geriye erguvanlar kucağında.. elinde kırmızı gül.. olabildiğince uzağımda.. odana gir hadi.. müptela bir şehvetin kolları dolanacak boynuna çeyrek asrın bir uktesi son bulacak kapalı perdelerinin içinde eriyecek dudakların muamma bir el tarayacak saçlarını yağmurlu bir sabahta dizlerin mos mor olacak ben aklına geldiğimde kırık dökük kalacak parmakların ellerinde kervanlar çoktan yol almış olacak o zaman azgın bir yaban gibi sol yanına gerildiğimde imanında asılı kolyende takılı kalacak gözlerin parıltısına tutsak bedenin ne güneş tutacak ellerinden ne yıldızlar kayacak gözlerinden gökyüzüne tuttuğun günlüklerinde bir anlamı kalmayacak suladığın hiç bir çiçek açmayacak mağrur bir sonbahar yaprağı sesine benziyor hıçkırığın bir saray sultanı edası ki yürüyüşünde hazin bir ayrılığın zaferinde yine başıma bela olacaksın senli saatlere mi uyanacağım yine.. sana gelen yollarda şerha git Allahı’nı seversen bana dokunma.. o meskun sırça ev’in aynalarında tara saçlarını sakıncalı mahfuz kitaplar tutuştur ellerine nafile akıttığın baldıran ırmaklarından kanıyorum ben nasılsa okuduğun her cümlede binlere çoğalacağım adımı gördüğün her kelimede artık simsiyah bir hüznün başını okşuyor bakışlarım aşk’ın gözlerini kapattım sağ elimle sıradışı en lirik şiirler dilimde derin bir makberin dibine değiyor ayaklarım Faruk Civelek |
Her gece şehirlerinde kanayan dualarımda
Soluklarımı yollamam sana senden arta kalan
Bir kısır toprağa gonca güller ekmeyi öğrendim.
Ömür kefenlemekmiş avuçlarında aşk...
YASEMİN CANAN...
Değerli Şairimi okumak bir ayrıcalıktır diyorum güzel dizelerinizi kutluyorum saygımla tebriklerimle...