Su Sayıklıyor ...
Gelin kuşları, boynu bükük güneş kaidesi üzerinde,merhamet yalınayak eşiklerde kalmışken...
Su sayıkladı ismimizi... Doğduk ! Zaman dünyaya ters gelen bir çocuk kadar ağrılıyken Havada parfüm kokusu Genzimizde misk ve kehribar Yalnızlık kadar anaçtı gözlerimiz birbirine Havada poyraz ilk yaprakları ısırmaya başladığında Gönül telimizden havalandı kuşlar Su sayıklıyor... Özlüyorum ! Sıcaklık yerine hüzün birikirken ellerimizin ayalarında Bir avunuştur sesimden sesinin geçmesi Meraklanma sakın ! ikimizin içine sığabileceği,ayrılığın gölge kadar ömrü olduğu Aynalı yastık masalları yazıyorum hiç durmadan... Ne geçmiş var ne de gelecek Sonsuz boşlukta Aramızda duran tek şey nedir, bir kalpten başka Su sayıklıyor... Duyuyorum ! Derin ve çalkantılı nehir yatağında, Yusufçuklar havalanıyor Zümrüt hüznü kanatlarıyla İki ayrı renk iki ayrı nefes olsak da Bir çift günah olarak kalalım ne çıkar Aşk ! Ölümün içinden geçmekle bir’miş kal-u beladan bu yana... Nur GÖREN 18 Haziran/2010 |
kutluyorum efendim .