Düne sıkışan denizdümensiz geçmişe zincirsiz demir atmış yelkeni yırtık gemi üşür dalgası arsız denizin kaptanı yok pusula yok huzursuz kör tayfa geceyi uyutur çaldığı bir avuç kum zamanda çatlak piç duvarları tuzlu okyanus kurudu dudağına değen rüzgar avucunda ağı vurdu yakamozu fırtına öncesi kayan yıldıza yalanlar mavi tespihin kara boncuğu lanetli ruhu çaresiz duaları sessiz sallanan ölüm kördüğüm kirpik uçları sabah güneşi isyan bayrağı selam durur kırmızı saksıda mor menekşe dünden geçişi yok habersiz -/5/7 |
Ciddi edebiyat dergilerinde kırk yılda bir esen fişeklemelerdense,bazen bayağıda yazsa ciddi ısrarlara rağbet gösterilir.Ben bir zamanlar bu bakışa çok bozulurdum.
Ama zamanla adamların haklı olduğunu gördüm.
Çünkü insan ömründe bir tane iyi şiir yazabilir.
Ve bir daha da şiir yazmaz ve 'hepsi bu kadar" olur.
Ama ısrarcılar kötü şiirde yazsalar içlerindeki edebiyat sevgisini haykırırlar aslında.
İşte o edebiyat sevgisi ki hiç farkında olamazsanızda,bir gün bakarsınız ki yazdıklarınıza sizinde inanmadığınız bir yere getirmiş sizi.
Bugün internetteki edebiyat sitelerini sevmiyorum,desem yalan olur.
Çünkü ellerine geçirdikleri kendi yayın gurubunun sözde edebiyat dergilerinin biraz da olsa burnunu yere sürtüyorlar.
Bu edebiyat dergileri bana çok çektirdi.
Şu an yazdığım ve şiirlerimi hiç bir engelle karşılaşmadan paylaştığım şu nimeti çok özenle kullanmaya çalışıyorum.
Ciddi bir edebiyat dergisine postalıyormuşum titizliğiyle asıyorum yazı ve şiirlerimi.
Genç arkadaşlarımdan da bunu bekliyorum.
Kendini tanrı sanan,burnu havada;dergileri satmayancada ciyak ciyak bağıran bu yayın gurubu dergicilerini güldürmeyin üstümüze.
Lütfen titiz davranın.
Şu an şiirinin altında yazdığım şair iki yıldır milim milim yapıyor bu işi.
Her yeni şiirine baktıkça;suyun gölgede bıraktığı ıslaklık izinin biraz daha ilerlediğini görüyorum.
Nediyeyim.
Darısı " ben yaptım olducuların " üstüne...