ÖZÜMÜZE SALDIRDILARÇok çaba harcıyorlar çok… Öz benliklerimizin değişmesi için. Çünkü öze bağlıydı sözlerin, erdemlerin değişmesi. Özünü kaybeden, sözünü de, us ve erdemi de kaybederdi. Acılar, matemler olmalıydı hep, Egemenin yaptığı hesaba göre; Gerekiyorsa mazlumlar da vurulmalıydı! Cesaretler kırılmalı, dirençler çamaşırlar gibi burulmalıydı. Aşk, sevgi, sevinmek neydi ki? Ne işlerine yarardı sıcacık öpüşler, sıradan insanların? Nelerine yetmezdi egemeninkini seyretmek ve de; Toprak damlar altında ölüm sessizliğine bürünmek. Uyumasaydık, aklımızı da bindirmeseydik bir salaş gemiye, Sürekli hayıflanmasaydık malsız, mülksüz oluşumuza, Yaşam ve ölüm denen gerçeğin var olduğunu düşünerek, Sürekli ağlamasaydık kayıplarımızın ve ölenlerin arkasından. Her canlıya lazım olan dünya nimetlerinin, Bize de lazım olduğunu anlayıp öğrenseydik kararınca Sorgulasaydık, tadını her taamın hak ve kuralınca Bir lokma bir hırkaya talimleri reddetseydik; Hakkımız olana razı olup, onu ısrarla isteseydik, Derme çatma, tek odalı toprak damlarda Ne zaman geleceği belli olmayan, Bir ışık,bir rüzgar, uzanacak bir eli beklemezdik. Bir de bakarsın, ana - baba, kardeş, eş – dost, Bitirmişler zamanı, defteri kapatıp gitmişler, Her şeyin zamanında yapılması gerekirken Yitirdiğin onca zaman sonunda; Uyansan neye yarar ki, seni uyuşturan uykulardan, Egemenin küheylan atı, Üsküdar’ı çoktan geçmiş! İstediğin kadar sayıkla, düşün dur ah - vahlar la, Geçip giden zamanı ve de kaybedilen her şeyi Bir daha kazanamaz, asla eline geçiremezsin Bu ölümcül kahır yüklü atalet’ten Güneş, ay, bütün yıldızlar, ışıklarını esirgerler! Hiç kimseye kusur bulma, aklın gereği yapılmadığından Artık çaresizsin ve de tek başınasın, Sendeki kahredici dinamizmi seferber etmeden Asla kurtulamazsın bu kahrolası viranelikten. KEMAL POLAT |
DİLERİM Kİ KANDIRLIDIĞIMIZIN GELİŞEN OLAYLARIN DIŞ GÜCÜN PROVAKATÖRLERDEN GELEN ETKİNLİK OLDUĞUNU KÖRELMİŞ ESKİ KAFALAR GÖRSÜN..GENÇLİK DEDİĞİM GİBİ DAHA AYDIN..BİZİM KUŞAKDA MI NE BOZUKLUK DERSİNİZ
SEVGİMDENİZ...