8
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
6536
Okunma
1)
Usta’m
Yüzüm yanıyor!
Hangi abdest söndürür tutuşan küfrümü…
Ustam: yalan!
Yalan ustam, hepsi yalan…
İnsan nedir ustam
İnsan ne?
Bilseydim, nerelerden geldiğimi, bilirdim nereye gideceğimi
İnsanı bilemedim diye kaldım bu bedende!
Sonra kendime yollar çizdim
Bozuldu adımlarım
Adımlarım düzeldi bu sefer yollarım bozuldu
Olmadı Ustam!
Yalan değil, doğrusu bu.
Olmadım!
2)
Usta’m
Yıllar oldu sabah namazları uyanıyorum
Dinemiyorum usta’m, dipsizim. dinsizim!
Martı yuvalarına ilişen kargaların kini gibiyim
Yuvasızım. Yuvalar önünde!
Ellerim dağıldı usta’m. Tutamıyorum!
Alanların dünyasına veren bir kervanım
Göçüme el uzatan kim varsa
Altın tasları benden çıktı ustam
Ben almamıştım ama almış gibi yaptım ustam
Kaldım kelepçelerde
Reddettim rüyaları, ne yedi inek ne de yedi başak
Kralı da astılar gözlerim önünde, durup baktım öylece
Bir insan kendini neden savunmaz biliyor musun?
Ustam? Bir şey de bana…
Sonra kardeşlerimi de buldum
Attım kendimi önlerinde ruhuma
Hikayeniz sizin olsun, varın gidin yolunuza
Bütün babalarınız kör olsun, çürüsün evleriniz de!
Kin bile tutamam artık! Değil bir dilek…
Kıyılarımın denize vurduğu çocukluğum
Şimdi kıyısı olmayan gençliğimin bir deniz çalkantısıyım
Vuracak bir sahilim yok Usta’m. Böyle dedim onlara
Acı’dım.
3)
Korkunç şeyler geldi başıma, ustam!
Korkamıyorum bile…
"Ne geldi" deme usta’m, ben var’oldum!
Kalemle yazı yazdırıldı bana, ilhamlarla doğdum.
Başıma korkunç bir şekilde geldim
Sordum: "Beni neden yarattın?"
Ne imtihanı, ne de sevgisi, hadi bir hazineydi bilinmek istedi,öyle mi?
Kesmedi hiçbir şey beni, o da vermedi cevabımı
İnandığım bir şey yok Usta’m!
Tanrıyı reddetmekte neymiş, Ben kendimi reddediyorum.
Dualarımı kestim, sakallarımı uzattım
Hoşça kal Rabbim! Kal kullarınla…
Deniz yıldızlarına da söyledim
Bundan sonra sizin yerinize ben vurabilir miyim sahillere?
Toplama beni ey iyi yürekli adam
Güneş doğana kadar bırak beni.
Benim için değil senin içindir tüm farklar
Atacaksan kendini at, sonsuza…
Kir’li değilim ben bildiğin Kir’im ustam.
Dünya dönüyor ya hala
sorun da biraz burada.
Yok ustam yok!
Geçtim artık acıdan ve ütopyadan ve çığlıktan
Bana yenildin deme usta’m
Bir kavgası olanlar yenilir bazen yener ya da.
Benim bir kavgam bile yok ki yenileyim,
Sen git yen kötüleri, ama unutma sen iyisin diye onlar kötü
Ve birileri kötü diye sen iyi olmayasın?
Sen Allah’ın şeytana , Şeytan’ın Allah’a bağlı olduğu tüm kıssaların
Bir kıyamet bekleyenisin.
Benim beklediğim bir kıyametim bile yok, Usta’m
Şeytan bile inan benden daha şanslı,inan…
Yok ustam yok
Kabirlere azab oldum. Terk etti beni Yasin’ler
Unutmak istiyorum kendimi.
Kestim saçlarımı, başıma dana derisi sardım sıkı sıkı
Yattım güneşler altına
Ben artık bir mankurtum Usta’m!
Gene de sıfırlayamadım hafızamı
4)
Çıktım tüm dinlerden, terk ettim mü’minleri..
Cehennemi de Cenneti de Yaratanın olsun.
Bütün elçileri müjdele Yokum ben artık : amin!
5)
Ustam önce boşluk vardı söz değil
Bomboş’um işte
Bomboş
Hadi doldur beni yeniden
Fakat bana ne dil ne de kalem ver ustam.
Bana sadece büyükçe bir taş ver
Taş…
6)
Kırık kaburgalarla geçtim ocaklardan.
Sırtıma vurdular, öksürttüler
Çıkmadım ustam, çıkamadım içimden
Kaç cinin içine girdim, olmadı delilerle konuştum.
Bir pislik olduğumu, bir yalan olduğumu, cahil olduğumu dinletemedim Usta’m.
Ustam, diz kapaklarımı oyuyorum,
buradan bir zincir geçireceksin tamam mı?
Sadece vahşi kuşların parçalayacağı bir uçurumdan aşağı sarkıtacaksın beni
Ancak böyle alabilirim kendimden öcümü
Umurumda değilim
Kurallarda değilim.
Mantık ve yasalara lanet olsun
Yıkılsın insanın kurduğu şehirler
Bütün köyleri ben içindeyken yaksınlar.
Bıktım doğrulardan, bıktım sabırdan
Asr’a Andolsun ki Hüsran oldum
Hüsran ustam, hüsran!
Kahroldum, yetmedi.
Ölüm bile iyiliktir şimdi bana.
Ustam
Ayaklarım…
Ayaklarım ustam. paramparça!
Ne olur usta’m bana sakın ellerini uzatma!
Sakın!
Yaktım kendimi!Ben yandım usta.
Kayıpkentli/ 10 Mayıs 2010 Kıztaşı-İstanbul
06:41
5.0
100% (10)