ANNELER GÜNÜ mü?
sizin bir annenin olmuştur mutlaka
üzdüğünüz ve kızdığınız ve sonra yılda bir defa mutluluk ustası gibi hatırladığınız... kırtlama çay içmişsinizdir onunla balkonda pişti oymanışsınızdır belki de. ya da dışarıdaki mutfakta balık kızartırken hatırlarsınız onu bugün onun günü ya... ya da sizi uyandırdığında yanağınıza kondurduğu hayat öpücüğüdür resmi okula yollarken ya da karşılarken okul dönüşü gözyaşınızın gözlerindeki sevgi volkanını püskürmesiyle anımsarsınız onu.. ya da bir kış günü bakkal yolunda iki somun ekmekle aklınıza gelir o gadreden kışın soğuklarında çıra ile sobanın ateşine emeğin sabrını verirken hatırlarsınız. benim bir annem oldu onun ilk gününü kutladığım zaman ilk hediyem verdiği on lirayla aldığım parizyen bir çorap oldu... sonra büyümeye başladım artık keder ustasıydım spiritüel yolculuklarda pilot büyüdükçe uzağındaydım... her anneler gününde elim telefona giderdi,uyarılırdım bir yerlerden tuşlardım numaraları, ’’bugün anneler günü’’ demekti selamın öteki adı ve kapanırdı telefonlar sözlerin ışıkları söndüğünde. bugün daha bir keder ustasıyım rapsodisi var siyahlarımın onu bin bir türlü anımsarım cennetin kraliçesi en çok... belleğim onunla dolu her günüm ona dua etmekle başlar yüreğiyle önüme döşediği yolu hüzünlerimi saklar... yılın bütün günleri onundu elim telefona varmadı bugün sizin de anneniz ölmüştür mutlaka yokluğu bugün çok ağır dokundu. |