Krallar Ve Şizofren Soytarıları
Nefesini doladı boynuma ve ‘Öl’ Dedi.
‘Dur dedim hele!’ Önce rakı, balık sonra bir de sigara. ‘Ölüm beklemez.’ Dedi inançla, Boş vermiş bir tavırla; ‘Ben istemezsem ölmem.’ Dedim. Gözlerini çaktım ruhuma. Gülümsedi alay edercesine. ‘Ya kerpeten bendeyse!’ ‘Sök al gözlerini.’ Dedim Saçlarını işledim iğne iplik. Yine gülümsedi, alay etti bu defa; ‘Bende yırtar alırım öyleyse.’ Okadar mutluyum ki gergefe aldım düşlerini Ve nefesimi ördüm umutlarına. ‘Sus’ Dedi öfkeyle. ‘Kâbus olur varlığım sana.’ ‘Olsan ne çıkar?’ Dedim, bu defa ben alay ediyordum. Ben ölüme el açmışım. Ne yapacağını şaşırdı, ‘Canıma kıyarım.’ Diye tehdit etti beni. ‘Ben zaten öldürmedim mi seni?’ Dedim. Durdu bir an. Kafası karıştı adeta. ‘Hani seni nefretimle boğup o pis bedenini yok etmiştim.’ ‘Hatırladın mı?’ Biraz düşündü ve; ‘O zaman ben öldüysem nasıl oluyorda senle konuşabiliyorum hala?’ Dedi. ‘Lanet okuttuğun varlığın sarstı ruhumu.’ ‘Sen zaten hiç yoktunki.’ ‘Ben sadece sevdim.’ Diyordum. Yalan söyleyebilmiştim, oysa gözleri ellerimdeydi. ‘Oyunlar oynadım hiç olmamış bedeninle.’ ‘Düşlerime misafir ettim ruhunu.’ ‘Oysa sen hiç olmadın beni hiç sevmedin biliyor musun?’ ‘Ellerimden tutuşların bile yalandı.’ ‘Gözlerimin içine baka baka yalan söyledin seni seviyorum diye.’ Ben hep gülümsedim sana, tıpkı ruhumu almaya geldiğin her an gülümsediğim gibi. Anlıyormuşçasına beni dinliyordu, gözleri gözlerimdeydi. ‘Ne aptalım kendimi senle aldattım.’ ‘Ruhumu sattım o iğrenç bedenine.’ ‘Seni sevdim mi sandın yoksa?’ Anlar gibi oldu yalan mı söylüyordum? Gözleri düşlerimdeydi oysa. ‘Bende sevmedim emin ol.’ Diyordum ‘Aslında inanma bana.’ Ne söylesem çelişki ya da çıkmaz. ‘Sen bana bakma, ben sen gideli kendime hayali sevgililer edindim.’ ‘Ruhuna hiç lanet yağdırmadım ve gerçekten sevdim seni itiraf ediyorum.’ Kahkaha attı ve etrafımda dolaşmaya başladı. ‘Sen lanet olası bir delisin.’ Diyordu bana. ‘Sen kandırılmaktan hoşlanıyordun, bende kandırıyordum seni.’ ‘Köpekler gibi seviyordun beni.’ Diyordu. ‘Evet seviyordum.’ Diye bağırdım. Sadıktımda. ‘Aptalsın sen işte.’ Dedi, gülmseyerek. Etrafımda dönmeye devam ediyordu. ‘Gerçekten ahmaksın sen, nasıl olduda inandın bana? Gözlerimden ateş çıkıyordu adeta. ‘Ben inanmadan yaşayamam.’ Diye bağırdım. ‘O zaman öl.’ Dedi. ‘İnandıkların yalanmış hala anlamadın mı?’ Sersemledim, düşecek gibi oldum ama onun karşısında düşemezdim. ‘Ben sen gibi bir yalandan, gerçek acılar türettim gözyaşı ekledim, gülümseyen maskelerle gezdim yanında.’ ‘Asıl ben seni kandırdım.’ Diyordum. Son gücümle o çevremde dönerken saçlarından yakaladım. Hala bebekler gibi kokuyordu, saf ve masum. ‘Gerçek yüzümü görmek ister misin?’ Diye sordum. Sesi çıkmıyordu artık. Gözlerimdeki lanetle, nefretle yok ettim varlığını. Beni öldürmeye gelmişti oysa. Omzumda tabut yükü sevdalarla kalakaldım ortada. |