Okuduğunuz şiir 5.5.2010 tarihinde günün şiiri olarak seçilmiştir.
...soytarı
şehla bir bakıştır süzülen tepelerden aşağı o geceler ki doyum olmaz gözlerinde ay ışığı
sadece Yusuf mudur sızlayan gamzelerin girdabında bırakın ağlasın Yusuf kimin umurunda
içimdeki çocuk mantarlara takmıştı bir zamanlar ben kadınlara acaba hangileri zehirlidir hangileri zehirsiz annem de söylemezdi ki dilinde perhiz
sen hele in şu tepelerden biraz gül topla ben acılar katlıyorum sensiz gurbetlerden
koklamadan gül toplamaktır aşk sevenlerin ölümcül mantarı gözlerinde ay ışığı demlersen bardak bardak kral olursun ey çocuk hâlâ içemediysen bu meyden ya şair olursun yarım yamalak ya da bir soytarı
şimdi hasret dolu geceyi kokla ya da düze in gül topla demet demet sarılmadan sevmek
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
...soytarı şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
...soytarı şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
o da bir gün unutacak seni tahmin bile edemezsin ey soytarı dersin kendi kendine ey soytarı sen artık kimseyi güldüremezsin ********************************************** Susmalı böylesi güzelliğin karşısında. Sus/tum, pus/tum! Ne denebilir ki? Zaten en güzeli almış, en yakışanı... Bana selam verip gitmek düşer! Takdirlerimle elbette efendim. Çokça hem...
şimdi hasret dolu geceyi kokla ya da düze in gül topla demet demet sarılmadan sevmek
acı gurbet
o da bir gün unutacak seni tahmin bile edemezsin ey soytarı dersin kendi kendine ey soytarı sen artık kimseyi güldüremezsin
hayat ne kadar doya doya yaşadık desek o kadar soytarı olduğumuzu yüzümüze vurur gide gide esas soytarılığımızı ise münker nekir dikildiğinde başucumuza anlarız zehir zemberek aşklara iki cihanı feda ettiğimizi şeytani tuzaklarda oyalanmak olduğunu yaşamın kadını zehirlemek üzere var edildiğini erkeğin ve erkeğin can düşmanı olduğunu şol şuh kadının imtihan dünyasında muhtar gücün alet ve edavatı her can gibi.
selam ve dua ile,tebriklerimi kabul buyur sevgili şair..
Hoş geldin can ağabey,hoş geldin... Ne güzel şiir bu!... Serencamımızı ne güzel anlatmış... Fakat can ağabey,o "mey"den ne kadar içmiş olsan da hiç içmemiş gibi oluyorsun... Evet,tabii,pek güzel dediğiniz gibi, o zaman da şair oluyoruz,kendini dişleyip duran bir soytarı gibi... Çok güzel ağabey... Tekrar hoş geldin,şeref verdin defterimize...
"Aşklar dönmez geriye..." - Mehmet Mümtaz Tuzcu- (80'li yıllardan) ** 'koklamadan gül toplamaktır aşk' ---------- "Gülüşü gül olup da açan kız Uzandığım her kapıda Yüzümü saran esinti" demişti 80'li yıllarda Ahmet Erhan "Denizkızına Mektuplar"da. *** 'sen hele in şu tepelerden biraz gül topla ben acılar katlıyorum sensiz gurbetlerden' * * *
'o da bir gün unutacak seni'
Bu buruk dize, bana Necatigil'in "Gizli Sevdası"nı düşündürdü. Bir de Mihriban türküsünün, daha az söylenen çeşitlemesini: "Unutursun Mihribanım... Oğlun kızın olsun hele Unutursun Mihribanım..." * * Bu şiir, o kadar çok şeyi getirdi ki hatırama... --
'ya şair olursun yarım yamalak' dese de Celal Çalık;
'gözlerinde ay ışığı' kadınlar sevmenin 'acı gurbeti'ndeki gönlü güzel adam'a selam olsun!
Gerçek sandıklarımızı yalanlamak zorunda kalmak; bir gün... Sevmenin ne içimizde bizimle , ne de dışımızda bizden ayrı olduğunu anlamak... Aşkın çekip gelmemecesine gidişini izlemek.... "Hatırası bile yabancı gelir" demek... Derd-i kadim, Şi'r-i kadim içre, Şair-i kadim eliyle... Tadından bir ŞİİR... Teşekkürler beyaz adam.
içmese de olur sarhoş o meyden varsın desinler soytarı ne çıkar kalpten ne de fikirden .................
canım arkadaşım uzun bir aradan sonra çok güzel bir şiirle geldin, hoşgeldin, umarım iyisindir... dün aslında okumuştum ben bu güzel şiirini ama yorum yazamamıştım, kutluyorum seni...
Hayal kuran şairler ile rüya gören şairler diye bir tasnifde bulunursak ve şiirleri de hayali ya da rü'yevî diye ayırırsak sanırım tam da bu şiirin altında çok doğru bir düşünceye temas etmiş olacağız..
Şiir boyunca bir hayal kuran adam var görüntüsü olsa da yanıldığımızı anlıyoruz şiirin bitişiyle. Rüya ürünü bir şiir. Zira çocukluğumuza döndüğümüzde ve çocukluğumuzun düşlerini yeniden yaşadığımızda artık bir rüyadayızıdır. Hayalden çok öte bir yerdeyizdir, gerçeğin en yakıcı ve en ulaşılmaz yerindeyizidir çünkü..
Neden hayal ve rüya diye ayırdık; çünkü hayal bilniç işidir, rüya ise bilinçten uzaklaştığımız anın ürünüdür.. Bu şiir hayal yoluyla nakledilmiş olsa bile, hayat çarpıtılmadan ve mübalağasız sunulmuş; tıpkı rüya gibi. Rüyada abartılı bir bilinçötesi yaşam biçimi yok mu ?,!.. vardır elbette ama bu irade dışı gelişen bir olay olduğundan inandırcılığı ve etkisi de o oranda şiddetli olur..
Hayal yoluyla çocukluğunuzu anlattığınızda nesre müracaat etmeniz lazım, etmeseniz bile nesirin girdabı gelir sizi bulur ama rüyadaysanız, iş değişir.. Şiir sizi alır alemleri gezdirir ve geri getirir..siz gidip gelmezsiniz hayaldeki gibi..
sözler haklı ama en çok beni resim etkiledi içim burkuldu kötü hissettim kendimi... sanki haberin en karası onun yüzündeymiş gibi şiirde onun tanımı saygılarımla
içimdeki çocuk mantarlara takmıştı bir zamanlar ben kadınlara acaba hangileri zehirlidir hangileri zehirsiz annem de söylemezdi ki dilinde perhiz.......
koklamadan gül toplamaktır aşk sevenlerin ölümcül mantarı gözlerinde ay ışığı demlersen bardak bardak kral olursun ey çocuk hâlâ içemediysen bu meyden ya şair olursun yarım yamalak ya da bir soytarı
güzel dizeler tebrikler...bu gün için iyi bir seçim...
öyle sade ve doğal anlatımı var ki şiirin insanı yormuyor...ve böyle şiirler aslında daha bir dokunur insana...kapılıp gidersiniz duygusuna...tekrar okursunuz...bir daha...bir daha...ve ayrılmak istemezsiniz şiirden...bir mıknatıs gibi çekilirsiniz yanıbaşına...
"Koklamadan gül toplamak " Dokunmadan müptelâ olunan ve duymadan sessizliğinin sesisinde sağır olan...tesadüfen yaşıyoruz işte değerli hocam tesadüfen. Yaşam diyor ki aslolan nefes alman Gerisi benim hikâyem sense figüran
Öyle güzeldi ki .İnce zekâ ürünü , ironik dilin her zaman ki gibi muazzam güzellikte yansıdığı bunu yaparken çağrışımlarını da berabar taşıdığı ve ışıltısında okurunun mantık süzgecinden geçirterek duygu ve düşüncelerin ufkumuzda edebiyat ve yaşam felsefesi adına güzelliklere yol aldıran değerli bir eserdi her zamanki gibi yetkin kaleminizden okuduğum.Gönül emeğinizi ve başarınızı tüm içtenliğimle kutlarken paylaşarak nasiplenmemizi sağladığınız için de ayrıca teşekkürü borç biliyorum.Selam ve baki saygılarımla.
*YAKAMOZ* tarafından 5/6/2010 9:00:48 AM zamanında düzenlenmiştir.
Hangimiz bu hayatı bilerek yaşadık ki.. Eskiden, insanların gülümsemesi çok daha kolaydı !hatta kahkaha atması. Bu günlerde tebessümler bile bıçaklı....
koklamadan gül toplamaktır aşk sevenlerin ölümcül mantarı gözlerinde ay ışığı demlersen bardak bardak kral olursun ey çocuk hâlâ içemediysen bu meyden ya şair olursun yarım yamalak ya da bir soytarı
...
yama tutmaz yakamoz ay düş(tüy)se denizin gözkıranına ve şairlere sor onlar bilir ölü denizlerin nabız fırtınasını.. b-ırak/ yine de üşüme gamzesi kalmasın yazın, dudağında..
GÜLDÜRMEK GÜLMEKTEN DAHA GÜZELDİR... BİR İNSANI GÜLDÜRMEK O AN İÇİN DERTLERİNİ UNUTTURABİLMEK KADAR KUTSAL BİR DAVRANIŞ OLAMAZ... SOYTARI KELİMESİNİ HAKARET MANASINDA SÖYLEYENLERE KIZIYORUM.. HERKES SOYTARI OLAMAZ... BU BİR SANATTIR TIPKI PANDOMİM GİBİ..
GÜNE DÜŞEN ŞİİRİ YAZAN KALEMİ VE YÜREĞİ KUTLARIM...
koklamadan gül toplamaktır aşk sevenlerin ölümcül mantarı gözlerinde ay ışığı demlersen bardak bardak kral olursun ey çocuk hâlâ içemediysen bu meyden ya şair olursun yarım yamalak ya da bir soytarı
şiir baştan sona çokça sevdim dizeleri tebrik ediyorum.
... Sevgili Celal Çalık; Öncelikle güne gelen şiirin sahibi olarak seni kutlarım. Çok güzel bir anlatım... Dün ilk okuduğum zaman çok etkilenmiştim. Üniversitede -şaka gibi ama- soytarı ve tarihçesi konulu dersimiz vardı. Bir soytarının kıyafeti asıl olmalı, makyajı nasıl olmalı ve sözsüz olarak duyguları yüzü ile nasıl anlatmalı...Bu başlıklarda eğitim görmüştük... Çoğu insan palyaço ve soytarıyı aynı durumda değerlendiriyor, ama işin aslı öyle değil... Soytarı aslında bir düşünür, bir bilgedir... Ki sen ne de güzel anllatmışsın dizelerde bunu...
Ve İtalyada Comediea Del Arte denen bir oluşum vardır... Ve bir çok sanat eğitimi veren üniversite konservatuarlarda SOYTARILIK bölümleri vardır...
Şimdi bunları okuyanlar komik bulacaklardır, soytarılığın okulu da olur mu! diye...
Neyse fazlaca meşgul ettim... Ha bir de fotoğrafta görünen amca Antonhy Hopkins mükemmel bir ifade ile anlatmış durumu... Gözlerinin maviliği ile yüzü ne çok şey anlatıyor değil mi...
Sevgili kardeşim önce teşekkür ederek başlamak istiyorum. Belki başkalarını güldürür ama soytarı ve palyaço sözcükleri hüzünü ve tatlı kederleri çağrıştırır bana. Bunları anlattığınız çok iyi oldu. Sevdiğim bir yazarın sözü vardı "sevdiğiniz çok güzelse sizi filozof yapar" diye o geldi aklıma şimdi
teşekkürlerim güzel gönlünüze sanata insanlık sanatına eşsiz katkılarınıza dostluğunuz bizler için onurdur iyi ki varsınız saygıdeğer dost...:) sevgim saygımla hep...
koklamadan gül toplamaktır aşk sevenlerin ölümcül mantarı gözlerinde ay ışığı demlersen bardak bardak kral olursun ey çocuk hâlâ içemediysen bu meyden ya şair olursun yarım yamalak ya da bir soytarı
eyvallah değerli gönül dostum her zamanki gibi deminde bir şiir şiiri sevmek hakkını vermektir selam ve dua ile
Bilir misin ey hayat, ey sevgi/li; Sadece nefes alıp vermek değildir yaşamak. Var olduğun her anın kıymetini bilmektir, görmektir etrafını, duymak, hissetmek.. Olmazsa böyle, hissetmezsen atan yüreğini yalnızca hayatta kalmak olur adı. O nefesi tek başına aldığım olmadı ki hiç.. Her seferinde bir sürü şey doldu içime.. Aldığım o bir anlık nefesten kolayca kurtulabilmeme rağmen,diğerlerinden kurtulmak o kadar kolay olmuyor ki.. Saplanıyor diğerleri içimde bir yerlere, batarcasına.. Daha da önemlisi bulamıyorum onları bir daha, koyamıyorum yerine hiç birini.. Çıkarmak istiyorum içimden, aklımdan, ruhumdan herbirini ve seni olmuyor işte! Sen soytarı sen! Sana; biraz deli , çılgın , komik şeklinde sıfatlarla seslenilen soytarı, sen evet sen ey soytarı; haykır daha fazla çünkü içimdeki çocuk, yüreğimde sakladıklarım, yaşanmışlıklarım hepsi bir labirenttir, haykır tüm gücünle ey soytarı.. Başkalarını belki güldürürsün de, bir beni güldüremezsin işte! Büyük keyifle okudum 'Şiir'inizi.. Saygı ve sevgilerimle...
Evet ustam Koklamadan toplamak ya da koklayıp koklayıp atmak Ne farkeder ki solacak çiçeklere takmak hayatını kalbini ona bağlamak ya şair ya soytarı yapmaz da ne yapar size has farklı kaleminizi ve şiirinizi kutluyorum Selamlarımla
o da bir gün unutacak seni tahmin bile edemezsin ey soytarı dersin kendi kendine ey soytarı sen artık kimseyi güldüremezsin
Herkez bir bukle alır yazılan şirlerden ve kendine pay çıkarır... Çok güzel bir anlatım, okurken insanı belki on defa düşündürüyor, yüreğiniz dert görmesin...
şimdi hasret dolu geceyi kokla ya da düze in gül topla demet demet sarılmadan sevmek
acı gurbet
Mehaba dost sizi burada yorumlarınızda gördüm v favorilerime ekledim.Yine harikalar yaratmışsınız her konuya yazabilmenize imreniyorum doğrusu.Kutluyorum arkadaşım.
o da bir gün unutacak seni tahmin bile edemezsin ey soytarı dersin kendi kendine ey soytarı sen artık kimseyi güldüremezsin.......yerin doldurulamaz.....bu sayfalar inan sensiz olamaz....özledikki sorma..... işte şiirin ayak sesleri ve kendisi değilmi......saygılar kardeşim....muhteşemdi....
"koklamadan gül toplamaktır aşk sevenlerin ölümcül mantarı gözlerinde ay ışığı demlersen bardak bardak kral olursun ey çocuk hâlâ içemediysen bu meyden ya şair olursun yarım yamalak ya da bir soytarı
şimdi hasret dolu geceyi kokla ya da düze in gül topla demet demet sarılmadan sevmek
acı gurbet"
"gurbet o kadar acı ki ne varsa içimde/ben gurbette değilim gurbet benim içimde" şarkısı eşliğinde kaybolduk şiirin anaforunda... hoş geldiniz ne güzel geldiniz harika şiirle....:) sevgim saygım her daim tebriklerimle değerli şair dost sevgili Celal Çalık...