Kadın ilk annesini sevdi, ana rahminde Sonra babasını Kardeşini sevdi, Arkadaş, Dost edindi sonra, Yediği kazıkları sevdi belli ki Vazgeçmedi sevmekten.
İşini sevdi sonra Eşini sevdi, Çocuklarını sevdi, Hayatı sevdi onlarla, Hayatı sevdirdi, Ve çocukları sevgiyi mazeret gösterip başkalarıyla gittiler Eşi gitti sonra, sevmediğini haykırarak
Sonra kadın düşünce yalnızlık kuyusuna Sudaki aksini sevmekti, kalan elinde avucunda...
gülbeyaz sarıoğlu aleladebir zaman diliminin alelade bir anında...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Sevmeyle Başladı Herşey şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Sevmeyle Başladı Herşey şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Evet evet...Sevmeyle Başladı Herşey...adındaki şiirini okurken size değile satırlara biraz hayıflandım.. Ne güzeel ifade ede ede geliyordun.Ve orada durdum yorgun kalpler gibi,susuz kalmış sararmış gül gibi. Kazık ancak dost bilinen düşman(lardan yenilir)seven ve sevilen yürekte hırs, kin,nefret bulamazsın ki ...
Evet bize biz olduğumuzu öğreten o ana(lara ben binkez kurbaaan olam be değerli şiir dostu.) Güzel duygularla yazılı bu nadide şiiri yazan eller dert,yürekse hiç incinmesin...size sende yazdaki şiirinize yorum yazacaktım ben burada daha fazla kaldığımdan buradaki bu güzel şiirinizi seçtim kısmet onlarada gün gelir...
KADIN DEMEK SEVGİ DEMEKTİR, ANNE DEMEKTİR, EŞ DEMEKTİR, EŞ OLMAK DEMEKTİR...
Bir erkek çocuğun kaleminden çıkmış .. ANNE, dünyada karşılık beklemeden börek yapan tek insandır.
Karşılıksız sevginin ete kemiğe bürünmüş halidir!
Ne kadar üzsen de 10 Dakika sonra seni affeden zarif bir memeli türüdür.
Yağlı bile olsa tiksinmeden saçını okşayan, kucağına yatıran, öpüp koklayan tek varlıktır.
Meleğin süt verebilenidir.
Yarasın diye muhallebinin içine ciğer katarak çocuğuna yediren manyaklık derecesinde yaratıcıdır.
Yemek yemeyen çocuğun dikkatini çekmek için elindeki tencere ve Tavalarla maymunluk yapabilen kişidir,
Kafayı çocuklarıyla bozmuş, göbek bağı kopsa da yürek bağı asla kopmayan, sevgi dolu fedakar İnsan dişisidir.
Bulaşık, ütü, vb yaparken bile otomatik olarak çene çalan, kendi kendine konuşan, kadın dırdır denen mereti erkeklere daha küçükten belletendir Yemek uzmanı, düzen insani, bilgili, kültürlü her şeyi bilen şahsiyettir,
Yavrularını yol tarafından değil, kaldırım tarafından yürütendir,
Dizi dizi incidir lakin gerektiğinde laf sokma dalında da birincidir,
Sevgiliden ayrılma haberi verildiğinde, "amaaan ben sana daha güzelini bulurum" diyebilen komik bir karakterdir.
'Oğlum aradım yoktun. Bende mesaj atayım dedim sana. Gelince ara beni EMI aslan evladım. Şapkasız çıkma o karılarla. Kara börülcem benim öptüm annen , şeklinde mesajlar atabilen, teknolojiyi ısrarla reddeden, kabullenemeyen, kafasına göre Yorumlayan bilişim düşmanıdır ..
AMA ... AMA dünyanın en güzel kucağına sahip, en güzel kokan, harikulade bir varlıktır.
Olmadık yerlerde iyi ki doğurmuşum Ulen seni!" diyen ve benim hatırıma benimle Freddy mercury dinleyen bir sabır ağacıdır.
Evlatlarını asla ayırmayan, aynı zamanda birbirinden koruyan güç abidesidir
Evde bir yere uzandığınız an orada temizlik yapacağı tutan, temizlik konusunda kayışı kopardığından temizlikçi gelecek diye evi temizleyen balans ayarı kaçmış temizlik kaynağıdır
Mutfakta yasayan, evde Herkesi idare Eden bir tür canlıdır.
Oğlunun damat - kızının gelin olduğunu görünce, çocuğu mezun olunca, çocuğu gol atınca, çocuğu hasta olunca, çocuğu askere gidince, asmalı kabağı seyredince, Dolar yükselince velhasıl buna benzer bir sürü şeye ağlayabilen, bu mesajı okurken duygulanıp - gözleri dolabilen, ağlamaya Meyilli bir yapısı olan duygu pınarıdır
Uzakta dursa da yakın hissedilen, canı hep istenen, asla vazgeçilmeyen, Dizinin dibinde olmak istenen, evlatların varlığını varlığına armağan edebileceği BİR KADINDIR ANNEDİR (ANNE=SEVGİDİR)
İŞTE BİR ÖYKÜ
20 Yılı askın suredir oturmakta olduğum mahallemizde, evliya olduğu söylenen asırlık bir ihtiyar vardı. İsmi pek bilinmediği için kısaca "Nur Dede" diye çağırılan bu ihtiyar, insanin karsısına hiç umulmadık zamanlarda çıkar ve kerametli sözleriyle onların dertlerine derman olurdu. Bir gün karsılaştığımızda, kısa bir sohbetten sonra:
-Bana da dua et dede, dedim. Dünyanın yükü, benim omuzlarımda sanki. Titrek elleriyle kulağımı çeker gibi yaparak: -Cenneti taşıyanların yanında dünyayı taşıyanların lafı olmaz evlat, dedi. Ve hemen sonra, Cenneti yüklenen o adamı nerede görebileceğimi tarif etmeye çalıştı. Nur Dedenin bahsettiği kişi, yakın köylerin birinde oturan ve her cuma günü şehre gelen bir gençti.
-Bu bahtiyar insan, dedenin anlattığına göre son zamanlarda hep ayni binaya uğruyor ve sırtındaki o mübarek yükü, bir an bile olsun bırakmıyordu. Nur Dede ile karsılaşmamızdan sonraki ilk cuma günü, tarif ettiği yere giderek beklemeye koyuldum.
Burası, merkezi bir binanın en üst katiydi. Büroların açıldığı koridorda uzun sure gezindikten sonra, merdivenlerde ayak sesleri duydum. Atılan adımların yorgunluğu sebebiyle onların bir gence ait olduğunda tereddüt etmeme rağmen, Cennet'i taşıyan adamın geldiğini hissediyordum. Merakimi yenemeyip merdivene doğru ilerlediğimde, bir anda onunla karsı karsıya geldim.
25-30 yasları arasında çelimsiz bir insandı ve yaslı annesini sırtına almış vaziyette, asansörü her zaman bozuk olan işyerinin 5. katındaki doktor muayenehanesine tırmanmaya çalışıyordu.
Delikanlının annesi, güçsüz kollarını evladına dolamış ve islemeli yemenisi ile çevrelediği nurlu yüzünü, hafifçe yana cevirmiş vaziyette oğlunun omuzlarına dayamıştı. Sırtındaki mukaddes yükü rahatsız etmekten korktuğum için o gence yardim edemedim. Ama yanına yaklaşarak:
-Allah senden razı olsun kardeşim, dedim. Cennet'i taşıdığının farkında misin? Delikanlının terli ve solgun yüzü, sıcak bir tebessümle aydınlandı. Fakat nedense tek kelime bile konuşmadı. Ama Rabbim biliyor ki, o tebessümde, ömrüm boyunca hiç kimsede görmediğim bir sıcaklık ve güzellik vardı. Belki de haşir ve sırattan sonra, ebedi saadet diyarına doğru ucan Cennet insanlarının mutluluğu ...
Kadın ilk annesini sevdi, ana rahminde Sonra babasını Kardeşini sevdi, Arkadaş, Dost edindi sonra, Yediği kazıkları sevdi belli ki Vazgeçmedi sevmekten.
İşini sevdi sonra Eşini sevdi, Çocuklarını sevdi, Hayatı sevdi onlarla, Hayatı sevdirdi, Ve çocukları sevgiyi mazeret gösterip başkalarıyla gittiler Eşi gitti sonra, sevmediğini haykırarak
Sonra kadın düşünce yalnızlık kuyusuna Sudaki aksini sevmekti, kalan elinde avucunda...
HARİKA BİR ŞİİRDİ NE KADR GÜZEL ANLATMIŞSINIZ KADININ SERÜVENİNİ .YÜREĞİNİZE SAĞLIK .KUTLARIM .
Sonra kadın düşünce yalnızlık kuyusuna Sudaki aksini sevmekti, kalan elinde avucunda...
Hayat işte değerli şairem.Özellikle de bayanlar yaşıyor bu anlamda türlü sorunları.Tebrik ederim.Yine mükemmel bir şiirdi.Var olun.Sevgi ve selamlarımla...
Evet evet...Sevmeyle Başladı Herşey...adındaki şiirini okurken size değile satırlara biraz hayıflandım..
Ne güzeel ifade ede ede geliyordun.Ve orada durdum yorgun kalpler gibi,susuz kalmış sararmış gül gibi.
Kazık ancak dost bilinen düşman(lardan yenilir)seven ve sevilen yürekte hırs, kin,nefret bulamazsın ki ...
Evet bize biz olduğumuzu öğreten o ana(lara ben binkez kurbaaan olam be değerli şiir dostu.)
Güzel duygularla yazılı bu nadide şiiri yazan eller dert,yürekse hiç incinmesin...size sende yazdaki şiirinize yorum yazacaktım ben burada daha fazla kaldığımdan buradaki bu güzel şiirinizi seçtim kısmet onlarada gün gelir...