ACININ TARİFİ YOK
Geleceğime çizdiğim resimler
Buruk bir kaybediş bıraktı kucağıma, İkindi balkonlarındaki hüzünden kalma... Çözemedim hayatın denklemini, Yarım kaldı mutluluklar. Örselenmiş papatyalar topladım çocukluğumdan Lavanta kokulu öykülerin arasında saklamak için. Geçmişimden geçenler, Geleceğime sağanak yağmurlar getirdiler. Hayatın müsveddesi yoktu, bir kere yazılmalıydı. Keşke sana özlediğin sevinçler getirebilseydim, Faili meçhul mutsuzluklar yerine. Şimdi, dışarda yeni başlayan sabah Şehirlerarası yolculukların, Zoraki mola yerlerinde içilen acı çaylara eşlik eden Melamin şeker kasesi hüznü taşıyor, kırık dökük Kentin uzak sokaklarından, Siren sesleri geliyor telaşlı Yaralı hayatlar taşınıyor biryerlerden... Bense dönüşsüz yolculuklara çıkıyorum, Yüreğimden kalkan kırlangıçların kanadına takılıp... Seni bana kilitliyorum, Gülüşünün berraklığında demliyorum geçmişi... Ağlayan bir çocuğa verilen pamuk şeker kadar Suçsuzsun sen ama, Acının tarifi yok. |
İmgeleriniz çok estetik ve bir o kadar da
doğal ve insanı etkileyen,
güçlü bir anlatımınız var.
Teşekkürler.