Sende değilsen eğer kim bu yalnızlık?
İçinden etrafı pulluk bir köy kahvesi geçer
tamahkar eşrafından bir fukara geçer iskelet gibi ücra bir mezranın kül bezem yolları geçer tekrar edersin aynı şarkının nakarat yerlerini hüzzam tutuşur eline koluna afaki masada içli bir karafaki mevsim nisan, aylardan hazan gözün dolar bazen papatyaları ezense çıplak ayakların ve ilk sen anlardın yağmurun yağdığını sonra toprak sonra korkardık gök gürültüsünden üzülme geçer içinden üzeri safi mavi bir göl tutulması geçer saat oradan buraya kadar bir hayli geçer akşamsız bir uyku haliyle geçer hayali geçer aslı şuracıkta iken tekrar edersin aynı şarkının nakarat yerlerini bir ıslık dudağına biri ıslak göz ardına çok duramazsın çeker gidersin… iyi de sende değilsen eğer kim bu yalnızlık? |
G