Heyhat'a üşümüşler
Bedenini terk eden ruhun fırlatıp attıkları
Eyvah ki sancısıyla akıl sathı mayilime düştü Görüş ufkumda uçsuz bucaksız nurdan kaleler Zihnimde medeni istila. Nutkum barihaya düştü Met cezir Hudayîleri saf saf. Açılan sur gediklerinde Akıl almaza iştigal edenlere Levh-i Mahfuzdan suçüstü! Ölü kentin dirileri uykuda yaşam mücadelesi verirler Gece uzadıkça uzarda sanırsın güne gündüze küstü İdealleri olanlar. Ah, ne çok hürriyet özler! Hür olanlar düşüncesizlikte kalburüstü Hayallerini gerçekleştiremeyenler ya.. Ölürler. Taklit ederlerken dürüstü Onlar heyhat’a üşümüşler İçe dönük gözleri fütursuz Bakınca yürekten görürler Aşk bir hastalığın adı Aşık hastalığa tutulan cümle Bir nefes kadardır yaşamak. Salt bir nefes Ama sayılamayacak kadar parçalara bölünmüş Tiryakisine her parça saadetli bir ömür ki Ölüp yeniden dirilecek kadar enfes Özgürlük berzahtan rızk’lanmak Kıyamet arife mahşer bayram Tulu’un sırrı Hakka inanmak Onlar heyhat’a üşümüşler İçe dönük gözleri fütursuz Bakınca yürekten görürler Meçhule kanat çırpıyor görünen Herkesle iyi geçinenlerdir onlar Dünya(lık)da gözleri olmaz Ahsen-i Takvim üzere Hakka yürüyenlerdir Onlar... Mehmet Sani Özel 16.02.2010 |