Dağlar…
Sanmayın ki sizden hüzünlüsü yok,
Her gece sellerce ağlarım dağlar… Saplandı sineme sevda denen ok, Hicran vadisinde çağlarım dağlar… Geri döner bana saldığım selam, O vefasız yâre kâr etmez kelam. Devasız bir derde daldım vesselam, Her dem karlı gönül dağlarım dağlar… Sevda ırmağından zehir içenim, Muhabbet bağından kahır biçenim. Bir rüyâ uğruna candan geçenim, Dün oldu en güzel çağlarım dağlar… Terk etti gönlümü baharlar yazlar, Hazânı savmaya yetmez niyazlar. Hüzne döndü bir bir umduğum hazlar, Tomurcuk dökmüyor bağlarım dağlar… Yanmışım bir kere sönemem gayrı, Başka bir çiçeğe konamam gayrı. Bunca yıldan sonra dönemem gayrı, Şu garip bağrımı dağlarım dağlar… Yâr yoluna baka baka usandım, Vardır her çilenin bir sonu sandım. Vuslat hayaliyle hasrete yandım, Eridi tüm yürek yağlarım dağlar… Ne kadar inatmış sevdiğim meğer, Verdiği yok aşka zerrece değer. Azrail’den evvel gelmezse eğer, Tâ mahşere ümit bağlarım dağlar… Bir lütuf kılar da yüce Yaradan, Kurtulurum belki baht-ı karadan. Bir ömür kanarsa ben bu yaradan, Bilmem ki ne çıkâr sağlarım dağlar… Veli BOSTANCI |
Bütünüyle harikaydı. Şiir gibi şirdi. Kutladım yazan kalemi, yüreği
Saygılar