şiir
yanarak kor olan odunların çatırdayan sesleri arasında
bir ney sesi kadar huşu ve özlem uyandıran kulakta her adımda sokulan parmak uçlarıma her adımda uzaklaşan kalbimden bir orman yeşili bir deniz mavisi gözleri cehennet saçları kır çiçeği kokulu özlemi cehennem yüreği aşk okulu bir romandı yaşadığım... romanın kahramanı ben yazarı sonsuzluğun ertesi... bana karşı yükseldikçe git diyen sesi ben bolca şarap oldum ağzımdan küfürler çıktı bolca beyaz dumanıyla beraber cigaramın... ve bana gel dedikçe nefesi ben yolda kör oldum gözümden umut çıktı kahverengi ayrılığıyla beraber aşkların... her anıda yok olan beynimin uçlarına her adımı varlığı sükunet bir ölüm beyazı bir kalp ağrısı şairi anılar kefeni sonsuzluk kokulu şiiri sancılar bedeni yoksunluk okulu bir hayattı yaşadığım... yaşamın ruhu sevda adı bir sürü angarya... ve boyandıkça sol işaret parmağım sarıya tütün koktum yanmış ruhları temsilen her zaman binlerce veda her vedada bin gidişe ait seda bir ayrılık sarısı bir yalnızlık yarası... kaderi bitmek kederi terkedilmek olan bir sevdaydı taşıdığım kırçiçeği kokusuydu sevdamın yokuşu ayrılıktı hayatımın... |
Şairi üzmek istemem ama bir pasajla oynamak geçti aklımdan mesela;
Bir romandı yaşadığım
romanın kahramanı ben
yazarı sonsuzluğun ertesi...
ben bolca şarap oldum
ağzımdan küfürler çıktı bolca
beyaz dumanıyla beraber
cigaramın..
bana karşı yükseldikçe git diyen sesi
Gibi..
Hızımı alamayabilirim, sesini sevdim aslında şiirin ama dizeleri gelişi güzel sıralayıp üç noktayla süslemek derin ve manidar anlamlar kazandırmıyor onlara.. Biraz daha işçilik ama beyin yürek ortaklığı bir işçilik..
Selamlar kardeşim..