GURBET GELİNİYedi çocuklu bir ailenin ortanca kızıydı Sürmeli güzel gözleri kadife teni vardı Henüz on beşindeydi hayalleri çoktu Okuyacaktı anasına kardeşlerine bakacaktı Ama kaderi ana rahminde kara yazılmıştı O bundan habersiz umutlar umutlar biriktiriyordu El sıkışarak verdiler dul bir adama Ne olduğunu anlayamıyordu çok küçüktü Ellerine kınalar yakılıyordu Davullar zurnalar çalıyordu halaylar çekiliyordu O her şeyden habersiz gülümsüyordu Tanımadığı bir adama gelin gelin oluyordu Daha on beşinde üç davara bir tarlaya satılmıştı Daha kadın olmadan üç çocuğa ana olmuştu Sadece seyirciydi seyirciydi kendi hayatına Son bahar yaprakları gibi savrulmuştu gurbete Dilini anlamadığı yad ellerde karardı hayatı Özlemler kavurdu ruhu yanıyordu Gurbetin acısı eziyordu küçücük yüreğini Neydi günahı suçu neden kimse onu düşünmedi Hayallerini umutlarını geleceğini aldılar elinden Eksilmez olmuştu gözlerinden hasret yaşları Anası kardeşleri burnunda tüter olmuştu Yıllar yıllı öpüp koklayamamıştı onları Gurbetin prangaları ayaklarında gidemiyordu Gün be gün soluyordu eriyordu gurbet gelini Yoktu ki yaslanacak bir ağacı bir dostu Tutunacak tek tek bir dalı yoktu gurbet elde Sabah akşam hakaretler ve dayaklar Günlük hayatı olmuştu Yoktu artık bir beklentisi hayatından Eteğinde toplayıp sakladığı tüm umutlarını Savurmuştu gurbet ellerin sokaklarına Başını eğerek razı gelecekti kara yazgısına Ah kara bahtlı gurbet gelinim ah Bumuydu hak ettiğin Bu muydu sana biçilen değer Bu muydu gurbet ellerde mezara konmak Bu muydu senin kaderin gurbet gelini Bu muydu bu muydu senin kaderin bu muydu? N.C.U |