Kuyu /Soğukkuyu
-“Soğukkuyu (lâstik) giyer bizim oraların bebeleri hep…”
Nasırlı ellerinden ana oğulun Umuda, güneşe, dertli yuvaya Kanat kanat Yükseliyor, yükseliyor bıldırcın... Gök üç parça: ....Biri anaya, biri oğula, ya öteki? .........Ötelerden babaya, ...............Babadan ter kokan tok bir ses: .................-’Durmayın, siz de çalışın! ..’ .....................Der de gider baba fabrikaya, işine... Durur mu ana oğul? Başlar iki koldan çalışmaya.. Gün saatin üzerinde durdukça Dört buluta bölünüyor ikindi Çekiç murça, murç çekiçe vurdukça: Çın! Çın! Çınnn! ... Taş, .....Taş dört parça… ** Kayıverir lâstik ayakkabısı Bir anda susuz kuyunun dibine ..............................Düşüverir oğul Susar çekiç, susar murç Taş yürekli zaman acıya gebe .....Feryat-figân ana .........Oğul dipte ...............Kuyu, hırçın mı hırçın! .. ......................Ana yüreği kırk parça.. Bir koşu toplanır konu komşu Atılır urgan, hızlı hızlı döner çıkrık Çıkrık! ........Çıkrık! ...............Çıkrık da çıkrık! ... Boğazında düğüm düğüm korkulu bir hıçkırık Sarılır urgana oğul Bu sefer ağır ağır döner, Zorlanır, gıcırdar ihtiyar çıkrık ............................Çık .......................Rık! .. ..................Çık .............Rık da .....Çıkrık! ... Saman sarısı bir yüzle çıkar yukarı Kucaklaşır ana oğul... Koklar oğulcuğunu, sarar göğsüne Yüreği boşalır yüreğine taşın Ana yüreği kocaman şimdi Bir dua gönderir Umuda, yuvaya, güneşe Sarışın mı sarışın… Ertesi gün delinir kaya, ....Kırılır taş ........Çekiç murçla aynı yerde, ...........Aynı aşkla sarmaş dolaş ...............Çın! ... Çın! ... Çınnn! .. Mustafa CEYLAN ------------------------------------------ GÜLCE-Buluşma |