on üç kasım gecesi on dört kasım şafağında orhan veli
Bir Garip akım etkisinde
......... on üç kasım gecesinde on dört kasımın şafağında -veli misali- ...............kendimi dinliyorum yeni bir devlet kuruyorum yüreğimde .........orhan gibi ...............hüzüne düşüyorum şiir yazıyorum, göz yaşımda orhan veli ....... seni anıyorum tek heceli ......elli dokuz yıl oldu sen gideli ..........sene on dört kasım bin dokuz yüz elli kıtlık gecesinden uyandık güne ellerimizde ..peynirleri ....zeytinleri ......reçelleri ve bir somunda buğday tanesi hayatın garipliğinin ta kendisi ellerimizde babasız kalmamış çocuğun .....................dul kalmamış kadının ...................şehit vermemiş ananın ve oğlu yaşasın diye şehit olan babanın ......................feryadı sitemi var üstümüzde bir garip kanıksama. Bir garip esinti var sırtımda kemiklerim sızlar on dört kasım şafağına doğru .............gecenin içinde .............................çöpler .........................köpekler .........................şehrin kokusu ...........asfaltın yanık türküsü ................................ve hırsızlar bulutlarda tanıklığıyla saklanan şahit olmaktan korkan ....aç .....titrek ......çoğunda cesur ve görkemli yakışıklı iğdiş edilmiş delikanlı bugünü tarihinden daha şanlı ......kaşları telaşlı .......gözleri çekimser .............elleri bağlı ........ayaklarında ter ben hiç bir şey görmedim der. Bir garip dört nal koşar avuçlarımda ........yoksulluğu unutulur nallarında gümüş çivileri ....toynakları tıraşlanmış kuyruğunda cirit örgüsü ....tel tel olmuş ipek yeleleri dört nala koşar garip vahte ritminde türküsü. on dört kasım şafağında seni dinlemek istanbulda bahar meclisine kışın poyrazla konuk olmak on üç kasım gecesinde uykuya aşk şiirleriyle dalmak dünyaya salt aşk olarak kalkmak on dört kasım gününde sayfalarda şiir sokaklarda şair olmak gönüllere aşk bugüne hiç uyumamak hep uyanmak bugüne kendini bulmak öldürülmek ....hızır servis .........gözlem gazeteci olmak. Gel- Git -- Nurullah Nuri YAVUZ |