Tunç Yürekli Sevdalar
ve sen
şehrimde kaç yürek ezildi bilmedin bende kaç yürek dövdüler gömdüler karanlık dehlizlere çocuk kadınları gece fenerleri gibi gözleri rengarenk söndü çığlık çığlığa dağılıverdi saçları parmaklarımda cılız buğday sapları gibi şimdi kayıp ruhlar dolaşıyor sokaklarında al solgun renkli elleri sar yorgun bedenleri tunç yürekli ruhlar utancın çanlarını çalıyor toparlan uzat ellerini nehirler gibi dingin gökyüzü kadar beyaz İnatçı bir bakış gibi arındır yüreğimi gidenlerin inadına yağmurlarda yıka fukara geçmişini. ver sele artıklarını kışkırt yüreklerde renkleri söylet baharlara vadilerinde yitmiş tunç yürekli sevdalara sun sevdiğimiz türküleri inadına çek kürekleri ufkunda umuda bağla ezgin yürekleri çoğalt doğmamış çocukları gökkuşağına bele öykülerimizi anlat onlara ve bana dön bittiği yerde öykülerinin sessiz çığlıkları işte o zaman yeşiline inat ver rüzgara beni aç bağrını aç avuç avuç serpeyim sevgimi Naz Boyacı |
Tebrik ederim.