YOKSA SİZ HALA ANNENİZİN MARGARİNİNİ Mİ KULLANIYORSUNUZ?
Ali aç...
Ayakları buz ......... Korkarım ALi... Ya vurdumduymaz gecelerde, kim vurduya giderse düşlerin... Sis kaplarsa, hırs bürürse gözlerini... Ve Gözlerinin mavisinde ölürse beyaz güvercinlerin... Ali! Burası düşler şehri.. Hayata dair bir düş dahi kuramadan düşenler, "Düşte gör" şehri... Ama sen, Sen "düşler gör" ali! Şayet görürsen bir çöp konteynerinde atık sayılan insan bedeni!... Kimliğinden sıyrıl ali! Tüketim çağıdır bu ali! Ömürleri, saatleri... Sen Saklama yırtık terliğini! Hayata muhkem bir söz olsun ayağındaki... Bu şehirde hayaller, reklamlardan kurulur ali! Ve onca nimete karsın, hep yüzlerine vurulur sözde eksiklikleri!. "Eskisini getirin yenisiyle değiştirelim" "yoksa siz hala..." diye zil çalar beyinleri! Merakı mucip bu insanlığın halini, sor Ali! Cevap alamazsan bil ki; Duyan kulaklar, söz hunisi! Ses akışını sağlarda, idrak etmez yürekleri! O halde bir deliye bir veli ol ; SUS Ali! Ali aç, ayakları buz! Söyleyin bana! "Yoksa siz hala annenizin margarininı mi kullanıyorsunuz"!! |