KÜÇÜK NAATYüzünü toplayıp düşüncelerine Kavuşmaya yeminler Dizerken dillerin Güneş ülkelerinin Bahar seherlerinin Ve ılık gülüşlerin mevsimi gibi Dilinden döküldü kelimeler Sevgi yüklüydü kelimeler Öfkeden arındırılmış Yunmuş yüzleri Ve avuçları bakar göğe Anaların gibi… Kelimeler döküldü Dudaklarından aşağı Barışın adını anmaksızın Savaştan kaçınmaksızın Ve adlarına yaklaşmadan Bu iki kelimenin Sessizce savundun huzuru Bayraklar diktin göklere Binbir ulusun Binbir renkli alametleri Sen yağmur Sen sofrada somun Yarım kalmış bir dua Mazlum dudaklarda Akşam ezanı gibi dudaklara değip Geçecek mi hasretin Ne mümkün sensizlik Nâ mümkün sensizlik Asla mümkün sensizlik… Avurtlarımız hurma Kalplerimiz huzur Dillerimiz dua dolu bu gün Ve sen Gitmemişken henüz gibi Sen’li günleri anımsarken Teravihlerde orta saflarda Yanı başlarımızda sen.. Ve hep bir ayrılışa ayrılmasından Korkarak yolların Tozutmadan Usulca,mutsuzluklar takarak Ayak bileklerimize Hüznün ellerinden tutunarak Yüzlerimiz toprağa eğik Keskin kokular(kin) ve Keskin bakışlardan( haset) gizlenirken Miğfersiz Biz neredeyiz Sen neredesin Ve kimin nesiyiz Bilemeyiz Sensiz ve çaresiz…. |
saygilarimla