çığ gibi dem!..
rivayet öyledir, az sütlü kahveyi severiz orta
kafeini hayli müteaddit, adım gibi yirmi beş ukde ukde içimdedir, duman olur cigarana heyecanlarım fırtınalarda dövülen bordolara eş o kati amansız, selamsız, sabahsız dalgaların hissiyatı tuğyan, çarpıntı ve duyulur akisleri seyrüsefersiz kaptanın sarfiyatıdır kırgın ve izlemek ayırdına varılması güç sisleri kupkuru sararmış yapraklar gibidir sevdalarım hüzünlerimden ötürü kasırgalara kapılır ve sürüklenir başka bilmediğim yerlere hesapsız bir ayağın altında çiğnenmeye görsün parça parça tütün tadında aksettirir ciğerlere general philippe petain hüsranında bir gün değmesin aklımı çelen papazkarası dudaklarına şehvetli bir kızın saçlarına değmesin ellerim saçlarının sarısından sapmak gözlerinin yeşiline miyopluğundan olacak, suratını kıstığını bilirim kimi zaman saf sevdalı merakı düşer diline kimi zaman patavatsızlığıma kızışını bilirim uçurumun iki ucundadır; sevişmek ve elem ah hangi tarafından tökezlendiğimi bilsem gafil feraseti çöreklenmesin, hissiyatımda kusur ve zehir zemberek olur mateminde yalnızlığın kamçıladığından mıdır, nedir; iki kadehin esiri muhakkak göz alır, durgun sularında unutur hani köpüklerinde buruk ve boğan suların o vakit anlarsan eğer sevdalardaki şiirleri eğer mümkünse ağızların kulaklara varması eğer bir çığ gibi dem tutarsa tatlı devran kirleri bilemezsin, her bir uzvu aldıklarımın sendendir bu alaca siyah yazdığım mısralar kirpiklerindendir… raşit nadir, |
arwen tarafından 9/6/2009 1:41:11 AM zamanında düzenlenmiştir.