öncesiz ve sonrasız mavi fonda duran maziye bakmak işte bu şehir beni böyle biliyor…
tenin çağrısı ritmini bulmuş nefesin kör saplı bıçağı dilinde adam başı kurulmuş tuzaklara yalın ayak koşuyordu tüm argoların kutsal kasede yıkandığı gerçeğini unutarak …macera peşinde
belli ki bu gece kalbinde biri ölecek ya da belki doğuracak köşe başında ıkındığı yalanlarını geceden sakındığı güzelliği ile… pera
ilk ben gördüm onu tanrıdan bile çok daha önce sıfatsız bir tamlama peşinde nefes nefese salya sümük hiçliğin çelmesinden korkmadan …ama ağlayarak
kaldırımları boyuyordu dudaklarıyla acaba kaç kere iğdiş edilmişti düşünceleri adet günlerinden kalma sancının dayanılmaz hafifliği içindeyken… pera
dün onu vaftiz eden pür telaş sokağındaki parfümü ucuz gururu çok pahalı rüzgarı ardına alarak ne de güzel uçuruyordu yarınları …sanırsın ki masum
iki yakadan soyunan ay ışığının utancını örterken iki yakasından aşk damlayanları emziriyordu boğazıyla kısacık bir hayat için iki film birden sinemasında… pera
emin ve hoşnut bir beden imgesi surları düşeş gelen zarla açılan bacak arası ne soyunukluk ne de bir mahcubiyet …anlasana aşk’a davet
uykusu yarım kalmış bir intihar havasından sızan ışık alıp satılan düşler resmine yansırken tutkuya dönüşen bakma sevdasının görünmeyen gücüyle çağırıyordu sevgiliyi… pera
alicengizoyunu (…gittiğin gün kendisiyle sevişen, bu kentin kokusuydu…bunu bütün kalanlar bilir…)
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
perada aşk'la vals... şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
perada aşk'la vals... şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
dans etmiş kalemle şair... pera pera olalı böyle dans gördü mü acaba...ki işte şiiir... sevgim saygım her daim tebriklerimle değerli şair dost sevgili alicengiz...
güzellik tatlı bir tuzak inim inim inlerken ihtiras göz pınarlarındaki inci tanelerinde çokça yanlıştan artırılmış bir doğrunun izine düştü aşk şirin bir söylence şuh bir kahkaha okşanan ten derecesinde içe çekilmiş karanfil kokusu kırmızıdan öteydi belki basamakta kalkmış ayak izi...
aşk döşenmiş kaldırım taşlarından iç şarabı ve sonra soyun bütün yalnızlığını suratına soğuk duvarların okşa ki seni giyinsin sevgili kimsesiliğinde ıssız ve köhne bir meyhanede
Sevgimle candaşım şiir yazıyorsun ya aşka aşık olasım geliyor yana kanıya
dans etmiş kalemle şair... pera pera olalı böyle dans gördü mü acaba...ki işte şiiir...
sevgim saygım her daim tebriklerimle değerli şair dost sevgili alicengiz...